kitap tanıtımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kitap tanıtımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18.05.2015

Kitap Tanıtımı: BENİM UZAK YILDIZIM - Amie Kaufman & Meagan Spooner

GO! Kitap'ı nasıl sevdiğimi size daha önce de yazmıştım; harika genç-yetişkin (young-adult) kitaplarını dilimize çeviriyorlar. Ben yayınevini keşfettiğimden beri büyük bir mutluluk ve heyecanla takip ediyorum yayımladıkları kitapları ve Benim Uzak Yıldızım da kargoda bana doğru geliyorken sizlerle de heyecanımı paylaşayım istedim.

Aşağıdaki tanıtım yazısından kitabın konusu hakkında bilgi edinebilirsiniz. Yalnız kitabın kapağı ne kadar muhteşem, değil mi? ^o^



O GECENİN, DEVASA UZAY GEMİSİ İKARUS'TAKİ DİĞER GECELERDEN HİÇBİR FARKI YOKTUR. Ta ki o büyük felaket gerçekleşene ve İkarus yakınlardaki bir gezegene düşene dek. Elli bin yolcu kapasiteli gemiden yalnızca iki kişi kurtulmuştur: Evrenin en zengin adamının kızı Lilac LaRoux ve genç bir savaş kahramanı olan Binbaşı Tarver Merendsen.

Binbaşı Merendsen, Lilac gibi kızların insanın başına beladan başka bir şey getirmediklerini uzun zaman önce öğrenmiştir. Lilac da, Tarver’ın kendi iyiliği için, onu kendisinden uzak tutması gerektiğinin farkındadır. Ama ıssızlığın ortasında hayatta kalabilmek için birbirlerine ihtiyaçları vardır. Açlık, soğuk ve vahşi hayvanlara bir de Lilac’ın duyduğu fısıltılar eklenince birbirlerine güvenmekten başka çareleri kalmaz. Ne var ki çok geçmeden, onları birbirlerinin kollarına iten bu trajediden büyük bir aşk doğar. Artık kurtulup kendi gezegenlerinde bir ömür ayrı kalmaktansa düştükleri bu ıssız gezegende birlikte olmayı tercih ederler.

Ama her adımda onları takip eden gizemli fısıltıların ardındaki gerçeği öğrenmeleriyle her şey bir anda değişir. Lilac ile Tarver o gezegenden ayrılsalar bile artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Nefes kesen bilim kurgu üçlemesinin ilk kitabı, Benim Uzak Yıldızım, zaman ve mekân tanımayan sonsuz bir aşkın hikâyesi…

(Tanıtım Bülteninden.)



2.05.2015

Ne Okuyorum?: İlk Aşk - John Green

Yetenek bittikten sonra fantastik edebiyata biraz ara verip ne zamandır merak ettiğim yazarlar listesinden John Green'in İlk Aşk isimli çağdaş / modern yazın türündeki romanını okumaya karar verdim. Yazarın neden bu kitabı derseniz, popüler kitabı Aynı Yıldızın Altında bana göre fazla duygusal & hüzünlü olduğundan diğer kitapları içersinde de konusu ilginç ve eğlenceli gözüken bu olmasından ötürü kitap fuarından bu kitabını almıştım. Genç yetişkin edebiyat alanında yazarın bu kadar popüler oluşu ilgimi uzun zamandır çekiyordu ama ancak fuar zamanı karar verip alabildim.


Ancak Instagram'da kitabı okumaya başladığımı söyleyerek bu fotoğrafı paylaştığımda ise çok fazla negatif yorum geldi. Kimisi kitabı yarım bıraktığını, kimisi sevmediğini, kimisi de etrafta çok fazla negatif yorum dolaştığını belirtti. Açıkçası ben fotoğrafı paylaşır paylaşmaz -- yeni kitaba büyük bir heves ve mutlulukla başlıyorken -- bu kadar olumsuz yorum yapılması ya da sonra kitabı paylaştığım her karede bu tip yorumların devam ediyor olması pek hoşuma gitmedi. Genelde tanıdığım, severek takip ettiğim kişilerin yorumları beni etkilemiyor ama çok keskin, sert yorumlar yapanlar olunca bu benim hevesimi kaçırıyor. Ben kişilerin yorumlarına genellikle o kitabı okuduysam bakıyorum; çünkü ne hevesim kaçsın istiyorum ne de spoiler / ipucu öğrenmek istiyorum. Biraz titizim bu konularda anlayacağınız =) Neyse bütün olumsuz yorumlara rağmen ister iyi, ister kötü olsun bir kitabı okuyup, kendim karar vermeyi sevdiğimden başladım İlk Aşk'ı okumaya.


Şu an 70. sayfadayım ve şimdilik benim açımdan pek sıkıcı bir tarafı yok; hatta ilgi çekici diyebilirim çünkü Colin ilginç bir karakter =) Yalnız 70. sayfada  olmama rağmen hala hikayenin başındayım bundan sonrası nasıl gider bilemiyorum ;) Okuduktan sonra bakalım yorumum ne olacak ;)

Sevgiler,


12.07.2011

Okumayı Düşündüklerim

Herkese merhaba!

Birkez daha sizlerle okumayı düşündüğüm kitapları paylaşıyorum ve kitapların tanıtımlarını yapıyorum. Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)

Keyifli okumalar!
 
Kırılgan Sonsuzluk - Melissa Marr

“İmkansız aşk ve yasak romantizm... Eski bir peri büyüsü ile kaderi arasındaki ince çizgide yürüyen zeki ve sert kızın öyküsüne hayran kaldık.”
- School Lıbrary Journal

Ölümlüler ve periler, gerçek aşkın güçlü gölgesinde biraraya geliyor. Romantizm kendini bu 21. yy. peri masalında bir kez daha tanımlıyor.

SETH, HAYATININ GERİ KALANINI TEK BİR İNSANLA GEÇİRMEK İSTEYECEĞİNİ HİÇ DÜŞÜNMEMİŞTİ. Tabii bu Aislinn’le tanışmadan önceydi. Aislinn hayallerinin kadınıydı ve Seth sonsuza dek onunla olmak istiyordu. Ancak kız arkadaşınız ölümsüz bir Peri Kraliçesiyse ‘sonsuza dek’ yeni bir anlam kazanırdı. Aislinn bir gün gelip de aslında çok korktuğu perileri yöneteceğini hiç düşünmemişti. Keenan onu kraliçe yapmak için ölümlülüğünü çaldığında artık Aislinn, hayal bile edemeyeceği zorluklar ve entrikalarla mücadele etmek zorundaydı. Melissa Marr’ın üçüncü büyüleyici peri masalında Seth ve Aislinn, etrafları karanlık kanunlar ve saf değiştiren müttefiklerle kuşatılmışken kendilerini korumaya çalışıyor. Artık eski arkadaşlar yeni düşmanlara dönüştü ve tek bir yanlış hamle Dünya’yı kaosa sürükleyebilir.

“Fantastik roman ve perilere ilgi duymayanların bile içine dalmak isteyeceği, hayalgücünün sınırlarını zorlayan bir peri dünyası.”
- Publishers Weekly
 
Gladyatör - Simon Scarrow
 
ROMA İMPARATORLUĞU’NUN DÜŞMANLARI İNTİKAM PEŞİNDE

“Rekabetin böylesine gerçekten ihtiyacım yok!”
– Bernard Cornwell

Senturyon Macro ve Senturyon Cato, zorlu bir seferin sonunda gemiyle Roma’ya dönüyordu. Ama Girit açıklarından geçerken, yolculukları beklenmedik bir doğal felaketle altüst oldu. Ciddi şekilde hasar gören gemi, güçbela Matala sahiline yanaştı. Ancak Matala’da işler çok karışıktı. Büyük bir deprem yüzünden yıkılan şehir, kölelerin başlattığı isyanla daha da zayıflamıştı. Bütün imparatorluğu sarabilecek bir ayaklanmaya neden olmadan önce bu hareketi durdurmak, Macro ve Cato’ya kalınca işin rengi de değişecekti... Karşılarındaysa güçlü bir asi lider vardı: Ajax. Her gün ölümle korkusuzca yüzleşmeye alışmış gladyatör Ajax, hem politik hem de kişisel bir intikam arzusuyla yanıp tutuşuyordu. Senturyonlar, Roma’yı zor durumda bırakacak bir güçle karşı karşıyaydı.

“Kana susamış, utanmaz bir kahraman… Bernard Cornwell bağımlıları için kusursuz bir roman. Tarihi dokuyu ve durmak bilmeyen aksiyonu çok seveceksiniz. Fırtına gibi geliyor!”
- Good Book Guide 
 
 

17.06.2011

Küçük Prens - Antoine de Saint-Exupéry

Orijinal ismi: The Little Prince (Fransızca: Le Petit Prince)
Yazar: Antoine de Saint-Exupéry
Tür: Fabl, masal, alegori
Sayfa sayısı: 130

Tanıtım Yazısı:  Altı yaşamdayken, Ekvator ormanlarını anlatan Yaşanmış Öyküler adlı bir kitapta olağanüstü bir resim görmüştüm. Yırtıcı bir hayvanı yutan boa yılanı resmiydi bu. İşte şu. Kitapta şöyle deniyordu. Boa yılanları avralarını çiğnemeden, olduğu gibi yutar; sonra, kımıldayamaz, sindirmek için altı ay uyurlar.
O zaman, balta girmemiş ormanlarda yaşanları uzun uzun düşünürdüm, ve renkli bir kalemle, ilk resmimi yaptım.
Bu şaheserimi büyüklere gösterdim. Resmin onları korkutup korkutmadığını sordum..


Kapak Tasarımı: Kitabın dışındaki ve içindeki çizimler bir bütünlük oluşturuyor ve okuyucuyu büyüleyici bir güzellikle sarıp sarmalıyor. Muhteşem!


Yorumum: Antoine de Saint-Exupéry'nin yazdığı bu zengin eser ne zamandır kitaplığımda duruyordu, devamlı okumak isteyip de bir türlü başlayamadığım kitaplardan biri olarak;) Ama geçen gün sonunda elime aldım kitabı ve okumaya başladım, o harika çizimleriyle ve akıcı diliyle birden gönlümü kaptırıverdim bu kitaba ve hayıflandım yine, "ben niye bu kitabı daha önce okumadım" diye; ama geç değildir hiçbir zaman öyle değil mi=)

Benim elimdeki kitap Collector's Library serisinden bir İngilizce çeviri, küçük sevimli bir kitap ama resimleri siyah beyaz, gerçi orjinalinde de öyledir belki, bir bilgim yok ama renkli kitapları da daha önce görmüştüm kitapçılarda, hatta en son bir çizgi roman versiyonunu görmüştüm, almaya niyetlenmiştim ama sonra bu kitabı aldım. Kitaplığımda aynı kitabın farklı versiyonları da olabilir, ben çok severim böyle şeyleri, o yüzden belki ilerde renkli çizgi roman versiyonunu da alabilirim. 

Kitapta en hoşuma giden şey bu kadar sade bir anlatımla aslında ne kadar çok şeyin ifade edilebileceğine şahit olmak oldu. Küçük Prens ve yazarın buluşması, konuşmaları, geçmişe yönelik tasvirler ve verilen örneklerle yaşama dair, insanlara dair önemli ayrıntıların sunuluş şekli gerçekten çok başarılı. 


En sevdiğim şeylerden biri de bir "çocuk romanı" ya da "hikayesi" görünümünde yetişkinlere hitap eden kitaplar. Bu sene bu tarz kitaplar çok okudum ve açıkçası çok memnunum. 


Kitaptaki çizimlerle anlatım gerçekten takdir edilesi, bu o kadar keyifli ki, sayfayı çevirmekten kendimi alıkoyamadım ve kitabı bırakamadım elimden. 


Kısacası ben Küçük Prens'i çok sevdim ve birgün Sahra Çölüne gidersem o kitabın sonundaki yeri mutlaka bulacağım=D




Puanlama: 



6.05.2011

Okumayı Düşündüklerim

Herkese merhaba!

Birkez daha sizlerle okumayı düşündüğüm kitapları paylaşıyorum ve kitapların tanıtımlarını yapıyorum. Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)

Keyifli okumalar!


Kağıt Kız - Guillaume Musso
 
Tanıtım Yazısı:
"Fırtınalı bir gecenin ortasında, sırılsıklam ve çırılçıplak, terasımda belirdi.
- Nerden çıktınız siz?
- Düştüm.
- Nereden düştünüz?
- Kitabınızdan düştüm. Hikâyenizden düştüm yani!"

İlham perisini kaybeden ünlü yazar Tom Boyd'un hayatına aniden, romanlarının kahramanı Billie girer.
Billie güzeldir, umutsuzdur ve eğer Tom yazmayı bırakırsa ölecektir.

Yaşamın yalnızca bir romana bağlı olmasına dair canlı ve etkileyici bir serüven.
Basından
"Son derece başarılı bir olay örgüsü ve öngörülemeyen bir final." Le Figaro Littéraire
"Sıradışı bir hayal gücüyle Musso son sayfaya kadar heyecanı koruyor."
Direct soir

"Elinizden bırakamayacağınız büyüleyici, lezzetli ve sıradışı bir roman."
France Dimanche
 
Kelt Rüyası - Mario Vargas Llosa
 
Tanıtım Yazısı:
Kelt Rüyası, 2010 Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Perulu büyük yazar Mario Vargas Llosa'nın aynı yıl yayımlanan romanı. 1903 yılında Kongo'da başlayıp 1916 yılında Londra'da bir hapishanede sona eriyor. Aslında anlatılan, yaşanmış bir hikâye. Hem bütün ömrünce ilkelerine sadık kalıp insancıl duygularla hareket etmiş bir kahraman ve kurtarıcı, hem de ahlaksız damgası yemiş karanlık ruhlu bir insan olarak birbirine tezat oluşturan çok yönlü bir kişiliğe sahip efsanevi ırlandalı vatansever Roger Casement'ın başından geçen olaylar...

Casement, sömürgeciliğin korkunç yüzünü gün ışığına çıkaran ilk Avrupalılardan biridir. Belçika Kongosu ve Amazon ormanlarına yaptığı zorlu yolculuklardan geriye, dönemin kamuoyunu ayağa kaldıran unutulmaz iki rapor kalmıştır. Bu yolculuklar ve yaşadıkları, Ca-sement'ın hayatını sonsuza dek değiştirecek ve onu yıllardır hizmetinde olduğu ıngiltere'den koparıp ırlanda milliyetçi hareketinin içine atacaktır.

Roger Casement gerçek hayatında çift kişilikli bir in-sandır. Doğruluğu kuşkulu olan günlüklerinden alınma notların açıklanmasıyla hayatının son günlerinde ortaya dökülen müstehcen seks maceraları, milliyetçi yandaşları arasında gözden düşmesine neden olmuştur.
 
 
 

29.04.2011

Okumayı Düşündüklerim


Herkese merhaba!

Birkez daha sizlerle okumayı düşündüğüm kitapları paylaşıyorum ve kitapların tanıtımlarını yapıyorum. Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)

Keyifli okumalar!

Her Yönüyle Roman Yazımı - Jim Lavene

Tanıtım Yazısı: 
İlk taslağın tamamlanmasından iyi bir sözleşme imzalamaya kadar yazarlık hayalinizi gerçekleştirmek için ihtiyacınız olan her şey

İster polisiye romanlar yazın, ister gerilim, aşk ya da tarihi roman… Türünüz ne olursa olun, Her Yönüyle Roman Yazımı geleceğin çok satanına imza atmanızda yol gösterecek eşsiz bir rehber.
Edebiyat dünyasında rekabet gücünüzü artırmak için tüm bilmeniz gerekenleri ve ihtiyaç duyacağınız önerileri bir arada toplayan Her Yönüyle Roman Yazımı size;

*yaratıcı fikirlerinizi çok satan bir hikayeye dönüştürmeyi,
*güçlü bir tema oluşturmayı,
*gerçekçi karakterler yaratmayı,
*taslak hazırlamayı,
*çalışmanızı yayıncılara pazarlamayı ve satmayı öğretecek.

Özenle hazırlanmış bu çalışmanın içeriği bu başlıklarla sınırlı değil; tüm roman türleri hakkında bilgi edinecek, dilbilgisi kurallarını yeniden hatırlayacaksınız. Bu kitap, potansiyelinizi ortaya çıkarmanıza yardımcı olacak.

Bu güne dek, çok sayıda kısa hikayeyle birlikte kırktan fazla romana imza atmış olan Joyce & Jim Laverne, Her Yönüyle Roman Yazımı kitabında kendi tecrübelerini okurla paylaşıyor ve eşsiz tavsiyelerde bulunuyorlar.

Amerikan Tanrıları - Neil Gaiman 

Tanıtım Yazısı: 
HAZIRLANIN… FIRTINA YAKLAŞIYOR…

Yarattığı kahramanlar ve atmosferlerle hayal gücünüzü şenlendiren Neil Gaiman, Amerikan Tanrıları’nda size hem tanıdık hem de tamamen yabancı bir dünyanın kapılarını aralıyor…

Amerika’da tanrılar ve mitolojik yaratıklarla yapacağınız bu müthiş yolculuk başınızı döndürecek…

Geçmişte birtakım kirli işlere bulaşmış olan Gölge, cezasını tamamlamak üzeredir. Artık tek istediği, eşi Laura’yla birlikte sessiz sakin bir yaşam sürmek ve beladan mümkün mertebe uzak durmaktır. Ta ki, eşinin korkunç bir kazada hayatını kaybettiğini öğrenene kadar.

Cenazeye gitmek üzere bindiği uçakta bir adamla tanışır. İsminin Çarşamba olduğunu söyleyen bu düzgün giyimli, yaşlı adam, Gölge hakkında hiç kimsenin, hattâ kendisinin bile bilmediği şeyler anlatır ve... onu yaklaşan fırtınaya karşı uyarır. Bundan böyle artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır, çünkü günlük hayatın o sakin yüzeyinin altında, Amerika’nın ruhunu ele geçirmek için büyük bir savaş kopmak üzeredir.

“Amerikan Tanrıları bir tür mucize. Okunması gereken çok önemli bir kitap…” Jonathan Carroll

"Gizem, hiciv, seks, dehşet, şiirsel anlatı –Amerikan Tanrıları tüm bu unsurları bir araya getirerek okuyucuyu avucunun içine alıyor.” The Washington Post

25.04.2011

Okumayı Düşündüklerim


Herkese merhaba!

Birkez daha sizlerle okumayı düşündüğüm kitapları paylaşıyorum ve kitapların tanıtımlarını yapıyorum. Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)

Keyifli okumalar!

Neo-Noir Filmleri - Douglas Keesey

Tanıtım Yazısı:

(...) Fargo - 1996 Yönetmen: Joel Coen Senarist: Joel ve Ethan Coen Yapımcı: Ethan Coen Editör: Roderick Jaynes (Joel ve Ethan Coen) Görüntü Yönetmeni: Roger Deakins Oyuncular: Frances McDormand (Marge Gunderson), Willi-am H Macy (Jerry Lundegaard), Steve Buscemi (Cari Showal-ter), Peter Stormare (Gaear Grimsrud), Harve Presnell (Wade Gustafson) Konu Kasvetli, karla kaplı bir Kuzey Dakota ve Minnesota. Araba satıcısı Jerry'nin karısı kaçırılmıştır bu yüzden Jerry'nin kayınpederi Wade, kendisiyle kaçıranlar arasında (Cari ve Gaear) bölüştürmeyi planladığı fidyeyi ödeyecektir. Bir ara, Wade'in kendi birikimini ona otoparka yatırım yapması için vermek istediğini sanan Jerry, kaçıranları durdurmaya çalışır fakat açgözlü kayınpederinin otopark işini kendisi için istediği ortaya çıkar. Suçlular Jerry'nin karısını kaçırırlar, fakat aynı zamanda meraklı bir eyalet polisi ile oradan geçmekte olan iki kişiyi öldürürler. Kasıntı Wade, fidyenin kendisine verilmesinde diretmektedir, onu vuran ve öldürdükten sonra paranın bir kısmını gömen Cari ile çatışmaya girer. Suç ortağına geri dönen Cari, Gaear'ın Jerry'nin rehine karısını çok fazla yüksek sesle ağladığı için kayıtsızca öldürdüğünü öğrenir. Ardından Gaear'ın hem parayı hem de çalıntı arabayı 'bölüşmekte' ısrar etmesiyle birlikte, Cari ve Gaear saçma bir ağız dalaşma girerler. Gaear sonunda Carl'a bir baltayla karşılık verir. Bu beceriksiz suçluların hareketlerine karşılık, polis şefi Marge Gunderson hamileliğinin son dönemlerinde olmasına rağmen kapsamlı bir soruşturma yürütür. (...) Kitabın İçinden Sayfa 63 


Sığınak - Kristi Cook
Tanıtım Yazısı:
Kader Onları Bir Araya Getirdi. Şimdi Onları Farklı Yönlere Savuracak.
Bugünden geçmişe, Amerika'dan İngiltere'ye, psişik güçleri olan genç bir kızdan sevgisi için yüreğini ortaya koyan genç bir vampire...
Bu kitap dünya içinde devinen, kendi varoluşlarının sırlarını çözmeye çalışan, farklılıklarını özgürce sergileyebildikleri bir varoluş mekânında kendi olmaya çalışan gençlerin hikayesini anlatıyor.
Violet psişik güçleriyle, Aidan bilimsel çabalarla kendini tanımaya, anlamaya, iyileştirmeye çalışıyor.
An geliyor ki kader Violet ve Aidan'ı karşı karşıya getiriyor. Ölümün gölgesi sevgiye, sevginin gölgesi ölüme dönüşüyor.
Sığınak farklılıkları kutsayanların, kendini arayanların, sevgiye ve ortaklığa umut bağlayanların kitabı.


22.04.2011

Okumayı Düşündüklerim

Herkese merhaba!

Bir Cuma günü daha sizlerle okumayı düşündüğüm kitapları paylaşıyorum ve kitapların tanıtımlarını yapıyorum. Bu haftaki seçimlerim Altıkırkbeş Yayınları'ndan. Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)

Keyifli okumalar!
  
Otranto Şatosu - Horace Walpole

Tanıtım Yazısı



"Edebiyat tarihlerine ve tarihçilerine göre, Gotik akımın ilk yapıtı ve tatışılmaz klasiği Sir Horace Wapole'un Otranto Şatosu'dur."
- Giovanni Scognamillo

"Wapole'u izleyen yazarların bir kalıp haline sokacakları bu melodramatik kuruluş, ağır ve ağdalı temposuna, ortaçağ edebiyatından kalma tek boyutlu kahramanlarına rağmen, gerçekten çarpıcı ve etkin bir atmosfer yaratıyor." - H.P. Lovecraft-


Senaryo Yazarının Yol Haritası - Wendell Wellman

Tanıtım Yazısı: 

"Piyasaya çıkan yazım teknikleri kitaplarında bir patlama var. Dev isimli yazarlık guruları, dünyaca ünlü öğretim üyeleri ve en saygın sinema okullarımızın hocaları... Senaryolarımın orta yerinde neden parça parça olduğuna ilişkin bir yanıt bulma açlığıyla bu kitaplardan çoğunu okudum. Sorun şu ki hiçbirinden sorunlarımın teknik yanıtlarını alamıyordum. Böylece, başarılı filmleri tekrar tekrar izlemeye başladım.

Gitgide ayırdına vardım ki filmlerde belirli motifler ve sahneler belirli noktalarda ortaya çıkıyordu... Her filmde! Bir harita oluşturmaya böylece başladım.Bu kitap bilerek kısa ve piyasadaki kitapların çoğundan daha az entelektüel tutuldu. O kitaplardan kimileri müthiş, kimi hocalar müthiş. Eğer fırsatınız varsa onların öğrencisi olmanızı öneririm.

Elinizdeki kitabı ormanın içinde bir patika olarak, senaryo yazarının yol haritası olarak düşünün. Bu tek yol değil. Pek çok yol vardır. Ama bir gün yolunuzu kaybederseniz bu harita hayatınızı kurtarabilir..."

16.04.2011

Yokyer - Neil Gaiman

Orijinal ismi: Neverwhere
Yazar: Neil Gaiman
Çeviren: Evrim Öncül
Yayınevi: İthaki
Tür: Fantastik
Sayfa sayısı: 371

Tanıtım Yazısı: Genç ve iyi kalpli Richard Mayhew'un sıradan hayatı, bir kaldırımda karşısına çıkan yaralı genç kızın hayatını kurtarmasıyla sonsuza dek değişir. Bu iyilik Richard'ı var olduğunu hayal bile etmediği bir dünyayla şehrin altındaki terk edilmiş Metro istasyonları ve kanalizasyonlarda gelişmiş karanlık bir yaşamla- tanıştırır. O artık, yarıklardan düşen insanların yaşadığı Aşağıtaraf'ın bir parçasıdır... ve eğer bildiği dünyaya dönmek istiyorsa, gölgelerin ve karanlığın, canavarların ve azizlerin, katillerin ve meleklerin şehrinde yaşamayı öğrenmek zorundadır...

Gaiman, basitçe söylemek gerekirse, hikâyelerin hazine evi gibi ve biz de ona sahip olduğumuz için şanslıyız...-Stephen King-

Kapak Tasarımı: Çok estetik. Aşağı Londra ve Yukarı Londra arasında bir yerlerde aslında Neil Gaiman'a benzettiğim, hikayenin baş kahramanı Richard Mayhew'ın  bir profili. Karanlık, gizemli, ilgi çekici. Hep söylüyorum, fotoğraf kapaklarından daha çok seviyorum çizimleri, bu kapağa da ba-yıl-dım!

Yorumum: Neil Gaiman benim en sevdiğim yazarlardan biridir, daha sonra burada da yorum yapmak, incelemek istediğim, çok sevdiğim Sandman serisiyle tanıdım kendisini. Yarattığı fantastik dünyalar, karakterler o kadar başarılı ki yapıtlarını okumaya doyamıyorum. Neyse Neil Gaiman inceleme yazısı olmadan bu hemen konumuza geri dönelim

Yokyer Londra hakkında bir yapıt. Böyle söyleyince sanki turistik bir kitabın tanıtımını yapıyormuşum gibi hissettim, o zaman hemen ekleyelim; Yokyer Londra mekanlarında geçen, fantastik bir dünyanın merkezi. Ayrıca biz Londra'yı iki şekilde görüyoruz bu hikayede; Aşağı Londra ve Yukarı Londra. Herşey Richard Mayhew'in bir gece yarısı Door isimli kızı sokak ortasında yatarken bulmasıyla başlıyor, bu olaydan sonra kendini öye bir dünyanın içinde buluyor ki, yaşadığı hayat tamamiyle alt üst oluyor. Gerisi için kitabı okumanızı tavsiye ederim=)

Neil Gaiman'ın yarattığı dünya en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş, müthiş detaylara sahip. Karakterler öyle gerçekçi ki, tuhaflıklarını garipsemiyor, onları her şekilde benimsiyorsunuz. Yalnız baş karakterimiz Richard'ı belki de sevmem gerekirken bir türlü sevemedim. Onun yerine benim favori karakterim, Marquis de Carabas oldu=) Kendinden emin, güçlü bir karakter Carabas, kesinlikle sevilesi=) Vandemar ve Croup ise unutulmazlar arasına girdi;)

Hikaye beklemediğim bir şekilde bitti ve açıkçası sonundan ben çok memnunum. Neil Gaiman daha önce
tv serisi olarak bu hikayeyi BBC için hazırlamış ve dizi yapılmış; oradakinden farklı olarak bir kaç detay varmış, ama genele sadık kalınmış. Hikaye bir açıdan devamı gelebilir nitelikte bitiyor ancak okuduklarıma göre Neil Gaiman bu fikre pek sıcak bakmıyormuş, yine de farklı bir şehirde geçen bir konsept hazırlayabileceğini de söylemiş. Ben devam fikrine karşı nötrüm açıkçası, hikaye çok güzel ve yerinde bitti ama devamı çıksa tabii ki hemen alır okurum=) Bu arada Gaiman'ın ülkemizde de yeni raflarda yerini alan Amerikan Tanrıları kitbı bu hikaye ile biraz bağlantılıymış. Bakalım onu da okumak lazım;)

Puanlama: 







5.04.2011

DEX Yayınları'ndan Yeni Bir Korku Kitabı

Benim korku türüyle aram pek iyi değildir ancak DEX Yayınları'nın paylaştığı ve aşağıda izleyebileceğiniz tanıtım videosunu görünce modern bir Frankenstein yorumu gibi geldi ve hoşuma gitti açıkçası. Videonun sonunda yılın en iyi korku romanı denilmiş, doğrusu merak ettim.

Siz sever misiniz korku türünü? En sevdiğiniz korku hikayeleri/romanları neler? Bu kitap hakkında ne düşünüyorsunuz?



26.02.2011

Haberler; Benden ve Kitap Dünyasından ;)

Bugün kütüphanedeydim. Bu hafta iş hayatım o kadar yoğun geçti ki, bugün öğleden sonra boş olmak çok iyi geldi doğrusu; kütüphaneye gittim, kitaplarımı değiştirdim, bütün kitapçıları gezdim, raflara göz gezdirdim, yeni raflar=), kitaplar keşfettim. Açıkçası çok keyifliydi, bütün öğleden sonram böyle geçti ve çok mutlu oldum doğrusu.



Bu hafta Cuma günü okumayı düşündüklerimden bahsedemedim ama kitap dünyasından beni sevindiren birkaç haberden bahsedeyim. Eğer beni facebook sayfamdan takip ediyorsanız, oradan avazım çıktığı kadar bağırdığımı görmüşsünüzdür;P Bu hafta Beth Revis'in Evrenin Ötesi isimli kitabı çıktı. Yurtdışında epey popüler olan bu kitabın konusu kısaca şöyle; Amy’nin genetik uzmanı annesi ve savaş analizi uzmanı babası yeni bir gezegende insanlığın ilk tohumlarını atmak ve yaşam şartlarını uygun hale getirebilmek üzere Finansal Kaynak Borsası tarafından işe alınır. Yeni gezegene varmak 300 yıl süreceği ve Amy sadece on yedi yaşında olduğu için özel bir izin ile o da bu yolculukta ailesine katılır.
Kendilerinin de aralarında bulunduğu 100 kişilik bilim insanı ve savaş uzmanı dondurularak geminin kargo bölümüne 300 yıl sonra yeni gezegene iniş yapıldığında uyandırılmak üzere yerleştirilir. Ama yüzlerce yıl sürecek olan bu yolculuk için evet demeden önce Amy’nin 50 yıl erken uyandırılacağından haberi yok... Üstelik kendi kurallarıyla yaşayan cesur yeni bir dünyaya gözlerini açmayı hiç ummamıştır.Kitabın kapağı da çok hoş ve Olimpos Yayınları uzay gemisinin bir haritasını da bizlere hediye ediyor romanla birlikte, bu çok güzel.



Bu hafta yakında çıkacağını öğrendiğim kitaplar ise I am Number Four-Pittacus Lore ve Red Riding Hood-Sarah Blakley Cartwright; her ikisinin de filmlerine az bir zaman kala Artemis Yayınları'ndan çıkacağı duyuruldu. Bu çok mutluluk verici bir haber, ben havalara uçtum resmen duyunca=D


Kısaca haberler böyle. Yayınevleri iyi çalışıyor, bizlere yepyeni kitapları getiriyor. Ben son zamanlarda özellikle yurtdışında takip ettiğim yeni kitapların Türkçe'ye çevrilmesinden çok büyük mutluluk duyuyorum. Hele bir de bu kitapları ciltli bulabilirsem daha bir mutlu oluyorum=)) Keşke her kitap ciltli basılabilse, daha dayanıklı, daha bir hoş oluyor öyle.


Bu arada şu sıralar yazımın başında da dediğim gibi iş hayatındaki yoğunluktan ötürü ne bloguma yetişebiliyorum ne de istediğim kadar kitap okuyabiliyorum. Bu beni çok üzüyor ama bir hafta daha geçsin o zaman biraz rahatlayacağım ve kendime en azından blogum için bir yazı planı hazırlayacağım, bu şart;) Okumaya da daha fazla vakit ayırmalıyım, aksi takdirde çok mutsuz oluyorum, eminim orada bir yerlerde beni anlayan birileri vardır;)


Bugünlük bu kadar, ama yarın Kitap Günlüğü vlog(video blog)umla karşınızdayım;)


Keyifli okumalar,



20.02.2011

MISS POTTER-Bir Aşk Masalı






Orijinal ismi: Miss Potter
Yazar: Richard Maltby, Jr
Çeviren:Volkan Yalçıntoklu
Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları
Tür: Romantik, Genç Edebiyat,
Sayfa sayısı:246

Tanıtım Yazısı:  Miss Potter, kitabın hayatımı değiştirdi. Sen... Benim İçin... Çok Önemli Biri Oldun.'

Miss Potter'ın günlük hayatın monotonluğundan ve sınırlayıcılığından tek kaçış yolu olağanüstü hayal gücü ve çizim yeteneğiydi. Çocuklar için yazdığı kitapların yayınlanmasıyla; hayatında ilk defa başarı, bağımsızlık ve onun için en umulmadık şey olan aşkla tanışarak yepyeni bir dünyaya adım attı.
Richard Maltby, Jr Miss Potter'ı önce, başrolünde Renée Zellweger ve Ewan McGregor'un oynadığı bir filmin senaryosu olarak yazdı. Yazar, Beatrix Potter'ın aşk, yaratıcılık ve başarıyla şekillenen yaşamöyküsünü en iyi şekilde romana aktarmak için, senaryonun akışını tarihsel gerçeklikler ve yaratıcı yorumlarla zenginleştirdi. 


Kapak Tasarımı: Çok hoş ve kesinlikle kütüphanede bu kitabı seçmemde büyük bir öneme sahip. Renée Zellweger'ın güzel yüzü kitap kapağını süslüyor ve onu görür görmez kitabın filmi olduğunu da anladım ve daha bir dikkatimi çekti.


Yorumum: Dediğim gibi Renée Zellweger'ın yüzünü görünce kapakta kitap dikkatimi çekti ve elime alıp konusunu da okuyunca ben bu kitabı kesinlikle okumalıyım dedim. Beatrix Potter'ı bir yazar olarak tanımıyordum ama bu kitabı okuyunca yazdığı ve aynı zamanda resmettiği çocuk kitaplarını okuma isteği uyandı içimde. İnternette şöyle bir araştırınca kitaplarının kapaklarını, o yumuşak çizgilerle resmettiği meşhur Tavşan Peter'ı gördüm ve gerçekten ne kadar başarılı dedim.

Mıss Potter'ın hayatına dair ince ayrıntıları, onun duygularını ve yaşamının sırlarını okuduğumuz bu roman gerçekten çok etkileyici. Ben filmini de edindim ama filmi izlemeden yorum yapmak istedim çünkü sıcağı sıcağına, kafamda şekillenen dünya ile yazmak daha keyifli.

Miss Potter yalnız ama mutlu uzun yıllar geçirmiş ta ki bir adama (isim vermiyorum) aşık olana kadar da bu yanlızlığı onu hiç üzmemiş. Bu evrede yaşadıkları okuyup şahit olmanızı dileyeceğim "bir aşk masalı" gerçekten de. Ben okurken çok etkilendim, kitabı elimden bırakmak istemedim. Richard Maltby,Jr'ın kalemi çok hafif, insanı sıkmadan, eğlenceli bir dille anlatıyor Beatrix Potter'ın yaşamındaki gizemleri.


Eğer siz de bir yazarın gizemli, eğlenceli ve "bir aşk masalı" ile süslü dünyasına adım atmak isterseniz, mutlaka Miss Potter'ı okuyun derim. Benim içinse sırada filmi var =)


Puanlama: 





18.02.2011

Okumayı Düşündüklerim



Herkese merhaba!

Bir Cuma günü daha sizlerle okumayı düşündüğüm kitapları paylaşıyorum ve kitapların tanıtımlarını yapıyorum. Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)

Keyifli okumalar!

Evrenin Ötesi - Beth Revis

 Tanıtım Yazısı:

Amerikan gençliği yeni bir heyecan fırtınasına kapıldı: Evrenin Ötesi. İki hafta içinde The New York Times Bestseller listesindeki yerine oturan roman, zamane kitaplarına hiç benzemiyor... Apaçık bu zamanın dışından! Amazon.com’da Ocak 2011’in Kitabı olarak tanıtılan Evrenin Ötesi, serinin ilk romanı.

Zamanın ve Evrenin Ötesinde Bir Aşk. Gençlerin Yeni Heyecan Fırtınası.
Sırlar, cinayetler ve yalanlar üzerine kurulu dev bir uzay gemisi.

Geriye sayım tamamlandı! Godspeed kalkışa hazır!

Amy’nin genetik uzmanı annesi ve savaş analizi uzmanı babası yeni bir gezegende insanlığın ilk tohumlarını atmak ve yaşam şartlarını uygun hale getirebilmek üzere Finansal Kaynak Borsası tarafından işe alınır. Yeni gezegene varmak 300 yıl süreceği ve Amy sadece on yedi yaşında olduğu için özel bir izin ile o da bu yolculukta ailesine katılır.
Kendilerinin de aralarında bulunduğu 100 kişilik bilim insanı ve savaş uzmanı dondurularak geminin kargo bölümüne 300 yıl sonra yeni gezegene iniş yapıldığında uyandırılmak üzere yerleştirilir. Ama yüzlerce yıl sürecek olan bu yolculuk için evet demeden önce Amy’nin 50 yıl erken uyandırılacağından haberi yoktu... Üstelik kendi kurallarıyla yaşayan cesur yeni bir dünyaya gözlerini açmayı hiç ummamıştı.

Amy uyandırılışının bir teknik arıza olmadığını anladığı andan itibaren onun neredeyse ölümüne sebep olan kişiyi bulmak için zamana karşı bir yarışa girer. Çünkü donma haznesinin fişi çekilmiştir ve şüpheliler listesindeki isimler ise sadece birkaç bin kişilik gemi sakinlerine aittir. Gemide birisi donma haznelerinin fişlerini çekip kaçıyor ve vaktinde çözüldükleri farkedilmeyen kurbanlar dondurucu sıvıda boğuluyor. Eğer Amy hemen bir şeyler yapmazsa ailesi bir sonraki kurbanlar olabilir.

Ama şüpheli listesindeki isimlerden biri Amy için farklı anlamlar ifade ediyor: genç, asi ve zeki Çırak, geminin gelecekteki lideri ve hazırlıksız yakalandığı bir aşk.


“Kurnazca örülmüş bir gerilim…tutkuyla beğenilerek okunacak.”
–The Publishers Weekly
“Unutulamayacak bir açılış sahnesiyle uzay yolculuğu, sırlar, cinayet ve Realpolitik hakkındaki bu sürükleyici gerilim kalkışa geçiyor.”
 –Kirkus
“Kısmen bilim-kurgu, kısmen distopik, ve tamamen göz kamaştırıcı olan ürkütücü ve tadına doyulmaz klostrofobik bir şaheser.”
 – Kiersten White Paranormalcy New York Times Bestseller 


Bu kitap haftaya Çarşamba çıkıyor ve kesinlikle kaçırmamanızı tavsiye ederim! 

PARANORMAL - KIERSTEN WHITE

 Tanıtım Yazısı:


Normallik de bir yere kadar…
Bir paranormal avcısının soluk soluğa, flörtöz macerası…
Bu kitap, fantastik kurgu sevenlerin bütün beklentilerini karşılayacak…
Evie bugüne dek kendini hep normal,
sıradan bir genç kız kabul etti.
Gerçi kendisi, Uluslararası Paranormal
Tecrit Ajansı için çalışan bir paranormal avcısı.
En yakın arkadaşı bir denizkızı.
Eski erkek arkadaşı bir peri.
Şimdiyse şekil değiştirip duran bir paranormale âşık. Ama olsun! O normal bir genç kız olduğunu düşünüyor.
Ancak şimdi paranormal yaratıkların yok oluşunu haber veren korkutucu bir kehanetin tam ortasında. Ve tüm paranormallerin kaderi onun ellerinde.Biiip!
“Soluk soluğa, flörtöz bir macera. Bu kitap bütün beklentilerimi karşıladı.
Ah, biiip, âşık oldum galiba!”
-Becca Fitzpatrick, Fısıltı kitabının yazarı
“PARANORMAL beni baştan çıkardı. Evie’nin kalbini çalmaya çalışan iki seksi paranormal elleri boş dönmüyor: bir tanesi Evie’nin kalbini kazandı, diğeri de benimkini.”
-Aprilynne Pike, Wings kitabının yazarı


Bu kitap geçtiğimiz Çarşamba D&R'larda satılmaya başlandı, diğer kitabevlerinde de önümüzdeki günlerde yer alacak. Ben çıkar çıkmaz aldım ve okumaya başladım, çok keyifli.

 

21.01.2011

Okumayı Düşündüklerim


Herkese merhaba!

Bir Cuma günü daha sizlerle okumayı düşündüğüm kitapları paylaşıyorum ve kitapların tanıtımlarını yapıyorum. Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)

Keyifli okumalar!

YOKLAR -  MICHAEL GRANT

 Tanıtım Yazısı:

PATLAYAN ŞEY SAM'İ KIL PAYI ISKALADI.
Kafasının üstünü yalayarak geçti ve arkasındaki duvara çarptı. Duvara çarpan sıvı ateş, birtür jelleşmiş benzindi. Napalma benziyordu. Biranda betona yapışmış ve çılgın bir yoğunlukla yanmaya başlamıştı. Sam’inba kışları bir dakika boyunca şaşkınlıkla kilitlendi.
Akıldışıydı.Olanak dışıydı.Genç kız şiddet yüklü bir çığlık attıve ellerini yeniden
Havaya kaldırdı. Bu kez ıskalamayacaktı. Bu kez Sam’iöldürecekti.




AÇLIK - MICHAEL GRANT

Tanıtım Yazısı:

Çocukların yiyeceği haftalar önce bitmişti. Açlıktan
ölüyor ama yine de bir çözüm bulmak
istemiyorlardı. Öte yandan, her gün daha fazla çocuk
evrim geçiriyor ve özel güçleri olmayan çocuklardan
kendilerini ayıran doğaüstü yetenekler kazanıyordu.
Gerilim gitgide artıyor ve kasabada tam bir kaos yaşanıyordu. Normal çocuklar ve mutantlar karşı karşıyaydı!
Her çocuk kendisi için mücadele ederken iyiler bile ölüm saçıyordu. Ancak ufukta daha büyük bir tehlike belirdi.
Karanlık adlı yaratık, RSGB’deki gençlerin bir kısmını
çağırmaya başladı. Çağırıyor, yönlendiriyor, kontrol ediyordu.
Karanlık uyanmıştı. Ve açtı...

Bu seriyi uzun zamandır raflarda görüyorum, her iki kitap da Artemis Yayınları'na ait. Tür olarak Polisiye-Macera kategorisinde yer alıyorlar, konusu oldukça ilgi çekici. Bildiğim ve takip ettiğim kadarıyla yurtdışında da epey tutmuş bu seri, doğrusu ben de okumak için sabırsızlanıyorum; sanırım önümüzdeki günler de edineceğim bu seriyi.

(Resim Link: http://pinterest.com/pin/115945/ )