Ne Okuyorum? Yeni Kitap Almak ya da Almamak?

Merhaba,

Yılın ilk okumaları nasıl gidiyor? Sizi bilmem ama kendi açımdan sürekli bir insan bu kadar mı yavaş okur diye söylenerek geçiyor günler :p Yoğunluktan gece yatarken okumaya fırsat buluyorum, o zaman da okurken uykuya dalıyor kitap elimden düşünce uyanıyorum falan=)) Yani kısacası birkaç haftadır Isaac Asimov'un Vakıf Kurulurken isimli kitabını okuyorum, olaylar da öyle heyecanlı ki kitapta, kitap elimden düşünce uyanıp uyuduğumu asla kabul etmeyerek okumaya devam etmeye çalışıyorum :p ama olmuyor işte, neyse şu bir haftada kendime kitap bitirme "challange"ı yapacağım ki artık yeni birşeyler okumaya başlayayım.

Bu arada bu sene olabildiğince az kitap alma hedefim var, hiç almasam da olur zaten Kindle var ve kitaplıkta okunacak çok fazla kitabım var. Zaten yayınevleri iyice delirmiş durumda, zam üstüne zam zam üstüne zam inanılmaz pahalı oldu kitaplar. Kitapların bu kadar "lüks" olmasını ben kabul etmiyorum, yapılan zamların da haklı zam olduğunu, adaletli bir fiyatlandırma yapıldığını kabul etmiyorum. Aklı fikri olan herkes zaten neyin ne olduğunu biliyor, uzun uzun nefes bile tüketmem bu konuda. O nedenle çoğu zaman son yıllarda hep İngilizce basımları daha da uygun bulduğumda tercih ediyorum. Çünkü hem kaliteli baskı, hem orijinal dilinde okuyorum hem de fiyatlar daha ucuz?!

Planlar böyle bakalım; çook istediğim bir kitap olmadıkça bu sene kitap almayı düşünmüyorum. Siz neler okuyorsunuz? Böyle sizin de kitap satın almama planlarınız ve bunu gerçekleştirecek gücünüz var mı :p Yorumlarınızı bekliyorum ;)

Güngör

Mutlu Yıllar!

Herkese mutlu yıllar!

2023'ün son kararlarından biri blog yazmaya geri dönmekti ve 2024'ün ilk günü bir yeni yıl mesajı yazarak buna devam etmek güzel olur diye düşündüm. Yeni yıl gecesinden daha çok yılın ilk gününü seviyorum; her şeye taze bir başlangıç yapmak bir yenilik hissi yaratıyor ve bu beni çok mutlu ediyor.

Bugün birçok kişi gibi ben de ilk iş Goodreads uygulamasını açtım ve yıllık hedefimi belirledim. Yıllık hedefim her zaman olduğu gibi 42 =) Geçen sene dolu dolu bir yıl oldu okuma açısından ama hiç okuyamadığım bazı dönemler de olduğu için hedefim 40'ta kaldı. Bakalım seneye hedefimi tutturabilecek miyim?

Bir de birçok kişinin severek kullandığı Letterboxd üyeliğim var. Ama sanırım orada bir hedef belirleme yeri yok, o yüzden düzenli film izleyebilmek adına ben kendim bir hedef belirleyip orada kayıt tutacağım. Bu epey faydalı oluyor, ne izlemişim, hakkında ne düşünmüşüm, kaç yıldız vermişim gibi detayları görmek hoşuma gidiyor. 

Siz kendinize hedefler belirliyor musunuz? Bu seneki hedefleriniz neler?

GÜNGÖR.

 

Renkli Kitap 13 Yaşında!

 

Merhaba,

Üniversiteden mezun olduktan sonra gündelik koşuşturmacalar, iş-güç derken kendi alanımla ilgili birşeyler yapabilme hatta daha doğrusu biraz nefes alabilme ihtiyacıyla blog yazmaya başladım. Başlarda 1-2 farklı platformda İngilizce olarak yazdım çünkü hem kendi alanımla ilgili olduğu için yabancı dilde daha rahat yazarım demiştim hem de zaten yabancı blogları takip ediyordum hep. Ama sonrasında 2010 yılında Renkli Kitap çıktı ortaya. Kendim gibi yazan, okuyan diğer bloggerları keşfettim, yorumlar geldikçe yeni insanlar tanıdım, yayınevleriyle bağlar kurduk, yazdık, okuduk... 13 sene içinde çok sağlam dostlar edindim, herkesi yazdıklarıyla tanıdığımız için çok güzel dostluklar kuruldu. 

Tabii ki teknolojinin hızlı gelişimi, sosyal ağların kullanımının artmasıyla kendimizi daha çok Instagram, Twitter gibi ortamlarda paylaşım yaparken bulmamıza neden oldu. Birçok kişi gibi ben de kullanım kolaylığından ve görsel çekiciliğinden dolayı Instagram'ı bloguma tercih eder oldum. Ama ne oldu; buradaki gibi uzun, detaylı düşünerek yazılan yazılar yerine kısa, hızlı daha görsel paylaşımlar ortaya çıkmaya başladı. Özellikle telefon üzerinden yapılan bu kolay paylaşım yöntemleri haliyle daha tercih edilir oldu. Ancak içimde bir yerlerde klavyenin başına geçip yazıp paylaşma isteği ve bunu yapmamanın yarattığı boşluk hep vardı. Hep artık bitti bloglar, kim okur ki düşüncesini de beraberinde sürüklüyordu.

Ama ne önemi var ki? Yüzlerce kişi yerine varsın 1-2 kişi görsün, okusun, yorum yapsın. Önemli olan kendi mutluluğum, keyif aldığım bir şeyi yapıyor olmam değil mi? Hayatta bir iz bırakıyorsam ve anlatacaklarım varsa o neden en sevdiğim yerde olmasın? Geçenlerde bu konuda farklı bloggerlarla konuşunca onlar da yazalım, neden devam etmiyoruz ki dediler ve ben işte buradayım! Elimden geldiğince yazmaya, paylaşmaya devam edeceğim.

Çok sevdiğim Neil Gaiman'ın dediği gibi;

"Başka hiç kimsenin sahip olmadığı tek şey sensin. Sesin, zihnin, hikayen, vizyonun. O halde sadece senin yapabileceğin gibi yaz, çiz, inşa et, oyna, dans et ve yaşa!"

GÜNGÖR.

Hafta Sonu Ne Okuyorum?

Merhaba,

Bu hafta sonu Vahşi Orman'ı okuyorum. Kolay okunan bir kitap kategorisine sokabiliriz Vahşi Orman'ı ancak 500 sayfa yine de epey sürdü okumam. Çok eğlendim, çok sevdim hatta bu gece biter ancak seriye bir süre ara vereceğim. Bu aralar çok güzel kitap alışverişleri yaptım, çoğunluğu bilim kurgu romanı ve sırada okumak için sabırsızlandığım kitaplar var. Yakında sizlerle paylaşırım;)

Siz bu hafta sonu neler okuyorsunuz?

Sevgiler,

Ne Okuyorum?

Birkaç gün önce Vahşi Orman'a başladım. #Netflix'de Over The Garden Wall ve Hilda isimli iki animasyon var, tam sevdiğim türde fantastik, harika çizimlere sahip keyifli hikayeler, hatta Over The Garden Wall'da bir karakteri Elijah Wood seslendiriyor =D. Onları izledikten sonra aklıma bu kitap geldi, çevrilmeden çok önce, ilk gördüğümde kapağına aşık olmuştum, ilginç bir hikayesi var. Üstelik yazarı şarkılarını çok sevdiğim #Decemberists'in söz yazarı ve vokalisti 😍. 

Siz neler okuyorsunuz?

2019 Ajandam

Merhaba,

Bence yıl sonu verdiğimiz en tatlı kararlardan biri yeni sene için yepyeni bir ajanda seçmek. Aslında bu sene hangi ajandayı kullanacağımı çok düşündüm.

İlk tercihim Moleskine Limited Edition'lardan Snoopy'lerden biriydi. Ama sonra dedim ki Aralık ayını bekleyeyim, farklı seçenekler çıksın. Sonra bu sene ilgimi çeken farklı, değişik bir ajanda olmayınca işlevsel bir planlayıcı seçeyim istedim ve bir cep ajandası aldım. Bunu kuzenim tavsiye etmişti ve çok hoşuma gitmişti, sonra bir de Fabio Ricci cep ajanda hediye geldi ki bayıldım.

Derken yeni yıl çekilişlerinden ilgimi çekenlere katıldım ve bir tanesi Moleskine'in yeni Instagram hesabı (@Moleskine.tr) tarafından düzenlendi. Ben de en üstteki fotoğrafımla katıldım ve sonuç olarak Moleskine Günlük Ajanda kazandım =) Benim için şahane bir sürpriz oldu =)

Daha önce haftalık ajandalarından kullanmıştım, bu sefer de günlük deneyeceğim için çok mutluyum. Yanında Moleskine cahier not defterlerim (kareli), Post-it sayfa işaretleri ve Stick'n Kraft yapışkanlı kağıt. Son olarak da vazgeçilmezlerim etiketler. Geçen sene Miniso'da çok güzel ajanda etiketleri bulmuştum ama bu sene yoktu, bakalım yine bakacağım.

Ajandanın türüne göre planlama sistemim de değişiyor benim. Bu ajanda günlük olduğu için daha detaylı not alıp, plan yapabileceğim. 

Bu aralar keyifle kullanıyorum ajandamı ama umarım senenin geri kalanında da böyle devam eder =D

Siz ne tür ajandalar kullanmayı seviyorsunuz?

Yorumlarınızı bekliyorum!

Sevgiler,

Ocak 2019 Okumayı Düşündüğüm Kitaplar

Sonunda beni çok heyecanlandıran bu kitapları sizinle paylaşacağım gün geldi. En son H. G. Wells'ten Dünyalar Savaşı'nı okuyunca Wells'in bütün kitaplarını okumalıyım dedim. Gariptir yıllar önce üniversitede Zaman Makinesi'ni okuduğumuzda hiç de böyle hissetmemiştim; ya doğru zaman değildi ya da o zamanlar ilgi alanlarım farklıydı bilemiyorum.

Ve Kayıp Tarihçeler... ah ah nasıl mutluyum şu ilk kitabı da bulup seriyi tamamladığıma, sonunda Ejderha Mızrağı Destanı'nın ara kitaplarını okuyabileceğim. Tabii bu kitaplar muhtemelen 1 ayda bitmeyebilir ama şimdilik bu ay için planlarım böyle =D

Ocak ayında siz neler okumayı planlıyorsunuz?

Yorumlarınızı bekliyorum!

Sevgiler.

2019 Planlarım ve Goodreads Okuma Hedefim

Herkese mutlu yıllar!

Yepyeni mis gibi bir yıla girdik, umarım hepimiz için sağlıklı ve mutlu bir yıl olur 2019 =)

Geçen seneki okuma hedefimi 50 kitap koymuştum ve seneyi 56 kitapla kapatmış oldum. Normalde her sene daha büyük sayıları hedef koymayı seviyorum, o kadar kitabı okuyabilecek olmak düşüncesi hoşuma gidiyor =D Ama geçen sene kendime ulaşılabilir bir hedef seçmiştim.

Bu sene içinse geçen sene 50 kitap okuduysam bu sene belki daha fazla okuyabilirim ama ne hedef koysam kendime diye düşünürken aklıma daha güzel birşey geldi ve 2019 hedefimi 42 yani "Hayat, Evren ve her şeye dair nihai sorunun cevabı" olarak belirledim =) Hem benim için anlamlı bir hedef oldu hem de ulaşılabilir bir rakam.

2019 Planlarım'a gelince; tabii ki planlarımın okuma, yazma ve kırtasiye üzerine olan kısmı ;) Öncelikle umuyorum ki bu sene bloga daha sık yazacağım, hem daha çok vaktim var hem de istiyorum. Biliyorum ki hala, yorum yapmasa bile takip edenler var, o nedenle ben de yazmaya devam edeceğim.

Okuma üzerine planlarımdan biri hedefimdi ondan bahsettim, diğer hedeflerim ise 2018'de olduğu gibi öncelikle bol bol bilim kurgu okumak ve sonrasında fantastik edebiyat ve edebiyat üzerine çeşitli yazınlar. Ben sevdiğim konularda planlar yapmayı seviyorum aslında kırtasiye merakımla da ilgili biraz da; o nedenle kısa vadeli okuma planları, hedefleri koyarsam da burada paylaşacağım.

Dizi ya da film bu aralar çok düzenli izleyemiyorum; kızımla çoğunlukla çizgi film izliyoruz =D O uyuduğunda kendime ait vaktim oluyor ve onu da genellikle kitap okuyarak geçirmeyi seviyorum o nedenle bu alanda bir süre daha çok sık yazı gelmeyebilir.

Kırtasiye alanında ise bol bol paylaşım yapacağım bir sürü şey aldım, farklı kullanım alanlarından, değişik fikirlerden bahsedeceğim, ne de olsa Renkli Kitap'ın vazgeçilmezi =D

Şimdilik planlarım böyle. devamı gelirse arada mutlaka paylaşırım =) 

Sizin bu seneki okuma hedefiniz nasıl? Yeni yıl için planlarınız neler? Yorumlarınızı bekliyorum!

Sevgiler.

2018 Yılında Okuduklarım

Merhaba,

Aralık ayının sonuna yaklaştığımız bu günlerde ben de okuma hedefimin sonuna çoktan yaklaşmış bulunmaktayım. Her sene okuma hedefimi Goodreads sitesi üzerinden belirliyorum ve genellikle uçuk rakamlar koymayı severim =D Ancak bu sene gayet ulaşılabilir bir hedef koymuştum kendime ve o hedefi tamamlamakla kalmayıp aştım bile, ne mutlu bana =)

Bu seneki hedefim 50 kitaptı ve ben 56 kitapla tamamlamış bulunmaktayım. Bu sayının içersinde başta bilim kurgu ve fantastik olmak üzere çizgi roman, çocuk kitapları ve birkaç farklı türde kitap da var.

Benim açımdan çok verimli bir yıl oldu; oradaki sayı belki 56 ama bana kattıklarını sayılarla ya da başka şekilde ifade edemem size. Bu sene Asimov'la tanıştığım yıl oldu. O kadar mutluyum ki onu tanıdığıma, daha okuyacağım birçok kitabı olduğu için çok şanslıyım. Ve onunla birlikte bilim kurgunun altın çağına adım attım Van Vogt ile tanıştım mesela. Sonra listemde Douglas Adams, Philip K. Dick ve H. G. Wells gibi isimler var. Anlayacağınız bilim kurgu türünde tadından yemez, mükemmel okumalar yaptım. Ama tabii ki benden beklenildiği üzere fantastik okumadan geçmediğim bir yıl oldu mesela Roger Zelazny ile tanıştım, Neil Gaiman ile sevgimizi pekiştirdik =)

Kısaca listem şöyle, merak ettikleriniz, fotoğraflardan anlaşılmayanlar olursa yorumlardan sorabilirsiniz.

Buraya yüklerken fotoğrafları sıralama karıştı biraz onu da belirteyim.

Sizin için nasıl bir yıl oldu, keyifli okumalar yaptınız mı? Yorumlarınızı bekliyorum ve şimdiden yeni yılınız kutlu olsun! =)

HS Kırtasiye Alışverişim

Dolma Kalem Günü'nde Instagram'da HS Kırtasiye'nin çekilişine günü kutlayan bu fotoğrafımla katılmıştım ve talihlilerden biri ben oldum =)  Çok mutlu oldum, aslında ve dün paketim elime ulaştı ve Instagram'da paylaştım ama neler seçtiğimden bir de burada bahsedeyim istedim.

Uzun zamandır sevgili Mürekkep Faresi'nin sayesinde çok merak ettiğim Moleskine Two-Go defterlerden aldım, bir Moleskine sever olarak hemen her defterine bayılıyorum ben ama bu defterlerin boyutuna ve tasarımını ayrı sevdim. 

Bir dolma kalem seçecektim tercihim Lamy'den yana olacaktı; 2. Lamy dolma kalemim ise pembe oldu. Ohto mekanik kalemlerin bu modelini uzun zamandır istiyordum ve Tombow kalem silgileri de epeydir merak ediyordum, her ikisi de çok harika. 

Son olarak çok sevdiğim gri renkte bir Zebra Mildliner aldım, Mildliner'ın başka renkleri bende vardı, zaten severek kullanıyorum. 

Kalem kutu ve Serve mekanik kalem de hediye, her ikisine de bayıldım =) 

Bu ay hem Öğretmenler Günü hem de doğum günü armağanı oldu bu çekiliş bana =D

Renkli Kitap 8 Yaşında!

Merhaba,

19 Kasım'da blogum 8. yaşını doldurmuş olacak ve ne yazık ki en az yazdığım sene de bu sene oluyor =) Hamileliğim ve sonrasında geçen 3 sene benim için farklı alışkanlıklar kazandığım yıllar oldu. Bunlar mecburi ama güzel değişiklikler, bu sene içinse boş zamanlarımda bir tek kitap okuduğumu söyleyebilirim. Dizi ya da film izlemiyorum, boş vaktimi bir tek okumaya ayırmak istiyorum, geri kalan vaktim ise ya kızımla ya da iş güçle geçiyor. İşte bu arada blogdan uzak kaldım ama blogumu, buraya yazmayı seviyorum, ara ara bile olsa yazmaya devam edeceğim yani buralardayım =)

Sevgiler,

Kırtasiye: Lamy Safari ve Neon Kartuşlar

Merhaba,

Sanırım blog tarihimde ilk defa 4 ay boyunca hiç yazmadım =D Normal olarak birçok blogger gibi ben de Instagram'ı çok daha sık kullanıyorum, Instagram kolay paylaşım olanağı sunuyor ama çok daha sevdiğim bloguma emek harcamak istiyorum ve bu da vakit istiyor. İş değişikliği, bebekli hayat derken bana kalan boş vakitlerde genellikle uyumayı ya da uzanıp kitap okuyarak vakit geçirmeyi tercih ettiğimden açıkçası bilgisayarın karşısına geçmek güç geliyor. Ben de şu an olduğu gibi vakit ayırabildikçe yazmaya devam edeyim diyorum bakalım =D

Bugünkü konumuz dolma kalemi higlighter, fosforlu kalem ya da işaretleme kalemi dediğimiz şekilde kullanmak. HS Kırtasiye'nin Instagram Hikayeleri'nde Yeliz hanım sık sık gösteriyordu bu tip kartuş ya da mürekkepleri bu şekilde kullanabileceğimizi ama açıkçası bu renk kartuş alayım deneyeyim diye düşünmemiştim nedense. Daha sonra çok sevdiğim bir blogger arkadaşımın bana göndermiş olduğu çeşit çeşit mürekkep arasından Lamy'nin bu fosforlu kartuşu da çıkınca ben bunu bir denemeliyim dedim. Sonuç; bayıldım!

Fotoğrafta biraz efekt var ama olabildiğince doğal tutmaya çalıştım rengi. Ben Lamy dolma kalemimde M uç kullanıyorum, sanırım böyle işaretleme kalemi olarak kullanıldığında Bold uç tercih ediyorlar ama ben zaten Fine yazmayı seven biri olarak bu uç kalınlığını da yeterli buldum.

Genel olarak çeşit çeşit kalem kullanıyorum günlük hayatta, ama dolma kalemle devamlı yazmıyorum. Bilemiyorum ondan mıdır, dolma kaleme bu tip bir işlev kazandırmak çok hoşuma gitti =) Vesile olan arkadaşıma da bir kez de buradan teşekkür ederim =)

Siz dolma kalem kullanmayı sever misiniz? Yorumlarınızı bekliyorum =)

NOT: Bu arada eğer görmediyseniz sevgili kırtasiye ve özellikle Moleskine severler =) Moleskine'in kendi sitesinde bir süredir %50 yaz indirimi var, maalesef Kitap Günlüğü gibi defterleri tükenmiş ama fiyatlar şu an çok uygun, defter almak isteyenler bir baksın derim =)

Mart 2018 Okuduklarım

Merhaba,

Instagram'da bu görselle Mart ayında okuduklarımı paylaşmıştım, buraya yazamadım bir türlü ama bu sene her ay okuduklarımı mutlaka bloga yazmak istediğimden böyle kalsın da istemedim. Geç de olsa yazmış olayım =)

Mart ayı epey verimli oldu benim için; bol çocuk kitabı, Şahane bir çizgi roman ve çok severek okuduğum romanlarla çok keyifli geçti zaman. Bu listede okuma zevki benden farklı da olsa hemen herkese önerebileceğim tek bir kitap var o da Pezzettino. Şahane bir çocuk kitabı ama bana göre herkes okumalı. Yazarın diğer kitaplarını da mutlaka almak, okumak ve kızıma da okutmak istiyorum. Seconds ise bahsettiğim şahane çizgi roman. Bryan Lee O'Malley'in daha önce Scott Pilgrim serisini okumuştum ve ona da bayılmıştım, çok harika bir dünyası var yazarın, enfes hikayeler ortaya çıkarıyor, mutlaka bakın derim. 

Amber Yıllıkları'nın ilk kitabını okudum, bana yıllardır mutlaka oku denilen bir fantastik seri bu, gerçekten de su gibi aktı gitti hikaye, muazzam bir kitap. 

Son olarak fuarda sürprz olarak karşıma çıkan Vahşi Şeyler Ülkesi'nde o kadar güzel bir kitap ki; çizimleri, hikayesi... tekrar tekrar okumak istiyorum.

Mart ayı böyle geçmişti, bakalım Nisan'da durum ne olacak ;)

Sevgiler,

Iron Man Düello - Eoin Colfer

Marvel Iron Man Düello sevdiğim bir yazar olan Eoin Colfer'ın elinden çıkmış. Çizgi roman okumayı seven biri olarak DC ve Marvel karakterlerinin bu yeni romanlarını epeydir merak ediyordum ve bir kitap alışverişi sırasında Iron Man'in bu yeni hikayesini dayanamayıp aldım.

Biliyorsunuz zaman zaman paylaşıyorum, çizgi roman okumayı seviyorum ama bu konuda da diğer türlerde olduğu gibi seçiciyim. Farklı türlerde, süper kahraman hikayesi olmayan çizgi romanları sıklıkla okuyorum--son yıllarda KaraKarga'nın çıkarmış olduğu çizgi romanlara mutlaka bakın, enfes kurgular, tek hikayeden oluşan muhteşem sanat eserleri var aralarında. Aslında bu ayın ilk okuduğum kitabı da bir çizgi roman oldu ama ona sonra değineceğim ;) Konumuza dönecek olursak süper kahramanlardan yalnızca sevdiklerimin seçtiğim hikayelerini okuyorum. Iron Man de Batman'den sonra en sevdiğim olabilir. İşte bu nedenle merak edip bu romanı aldım ve büyük bir heyecanla okumaya başladım.

Uzun sürede okumamdan mı-- yoğunluktan 2-3 sayfa okuyabildiğim zamanlar oldu, ya da hikayenin beklediğimden daha sakin ilerlemesinden mi bilemiyorum açıkçası yarısına geldikten sonra biraz zorlaya zorlaya bitirdim kitabı. Hikaye tipik bir Iron Man kurgusu, hem o açıdan hem de yazarın ustaca ördüğü olay örgüsünden ötürü severek okudum; yani sevmedim demiyorum ama bir şekilde sıkıldım. Bir de son yıllarda büyük bir yükselişte olan, ülkemizde yayınevlerinin artık inanılmaz fiyatlara bu türdeki kitaplarını sattığı (Pegasus Yayınları'nın eline kimse su dökemez sanırım, inanılmaz?!) genç yetişkin türünde bir kitap olması da beni hikayenin biraz sıkmasına neden olmuş olabilir. Burada yanlış anlaşılmasın, zaten önceki yazılarımdan bilenler bilir ben genç yetişkin türünü çok severim ama ciddi anlamda bu türde seçici olmak lazım; birbirini tekrar eden onlarca kitap var. Kısaca bu türün asıl hedef kitlesi bence daha çok sevebilir bu kitabı, ben de sevdim ama "olağanüstü, elimden bırakamadım" diyebileceğim türde değil.

Kitap Beta Kitap'tan çıkmış, yayınevinin şahane kitapları var bu arada mutlaka bakın derim.

Şimdi gelsin yeni kitap seçme heyecanı =D

Mart Ayında Okumayı Düşündüklerim

Merhaba,

Nasıl olsa hayal kurmak serbest =D ben de bolca kitap seçtim bu ay okunacaklar listeme =) Şu an hala Iron Man Düello'yu bitirmeye çalışıyorum, o bittikten sonra aslında bir fantastik kurgu okuyasım var. Kitaplığımda 2 tane okumayı çok istediğim seri var ama ikisinde de ilk kitaplar eksik ne yazık ki. Biri Ejderha Mızrağı Kayıp Tarihçeler -- ki İthaki basacak mı hiçbir fikrim yok, aslında ilk serinin içinde okunması çok daha keyifli olacak bir ara seri bu ama basılmadı ne yazık ki. Bir diğeri de Ölüm Kapısı serisi. Yine eski bir seri, 2. el almak istemiyorum, bilmiyorum bulabilecek miyim ondaki eksiklerimi de.

Hali hazırda okuyabileceğim daha birkaç fantastik kurgu daha var. Çok sevdiğim arkadaşımın geçtiğimiz senelerde doğum günümde hediye ettiği Rüzgarın Adı'nı çok uzun zamandır merak ediyorum ama bir türlü başlayamadım. Elric daha önce iki kez başlayıp yarım bıraktığım ama aslında çok sevdiğim bir kitap. Bir de en sevdiğim yazar Neil Gaiman'ın elimde 1-2 tane yarım kitabı var, biri Kırılgan Şeyler. Öykü okumayı pek sevmiyorum, bu o nedenle yarım kaldı elimde. İşte bu kitaplardan biri bu ayın ilk kitabı olabilir.

Geri kalanlar bilim kurgu türünde. Belirli bir sıralama yok ama belki Sonsuzluğun Sonu öncelikli okuyacaklarımdan biri olabilir. 

Bir önceki yazımda bahsettiğim üzere bu ay Bursa'da Tüyap Kitap Fuarı var yani yeni kitaplar alacağım =D Ve bir heves aldıklarıma başlarsam eğer bu liste değişebilir =D 

Önceden liste yapmayı çok seviyorum ama çok sık fikir değiştiren bir insanım ne yazık ki =D

Siz bu ay neler okumayı planlıyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyorum!

Şubat 2018 Okuduklarım

Merhaba,

Şubat ayının başında Şubat ayında okumayı düşündüklerimi bu fotoğrafla paylaşmıştım Instagram'da. Ocak ayının sonunda Semerkant Tılsımı'na başlamıştım ve çok da güzel gidiyordu ama her zamanki gibi yeni kitaplar alınca elim onlara kaydı. Neyse Semerkant Tılsımı'nın zamanı değilmiş diyelim =)

Hemen Hayat, Evren ve Herşey'e başladım. Otostopçu'nun Galaksi Rehberi serisinin 3. kitabı da oldukça eğlenceliydi. Douglas Adams'ın dilini ve zekice yarattığı kurgularını çok seviyorum.

Bir oturuşta bütün seriyi baştan sona okuyamıyorum, araya farklı kitaplar sokmak geliyor içimden ve bu nedenle sonrasında çok merak ettiğim Iron Man Düello'ya başladım. Eoin Colfer olduğu için yazarı iyi bir kitap olacağını biliyordum, gerçekten de film izler gibi okunuyor ama nedense çok süründü elimde. Şubat'ın yarısı benim için çok yoğun geçti ondan mı bilemiyorum hala bitiremedim ve daha yarısındayım. Haliyle biraz sıkıldım ve her an korkarım başka bir kitaba başlayabilirim =)

Son olarak bu ay bir de çizgi roman bitirdim. Batman In Noir Alley. Çizimleri çok hoşuma giden ama hikaye olarak beni çok sarmayan bir Batman hikayesi. Aslında farklı ve güzel bir kurguydu ama tam olarak benlik değildi diyelim. O yüzden devam eder miyim bilemiyorum.

Şubat ayı da pek verimli sayılmazdı ama müthiş bir koşuşturmaca içinde olduğumdan beni tatmin etti diyebilirim. Yalnız bu ay epey bir kitap alışverişi yaptım, işte o açıdan çok verimliydi ve Mart ayı da bu açıdan verimli olabilir çünkü Tüyap Bursa Kitap Fuarı var =D Heyecanla o haftayı bekliyorum =)

Sizin için Şubat ayı nasıl geçti? Yorumlarınızı bekliyorum!

Sevgiler,