kitaplarım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kitaplarım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3.02.2019

Ocak 2019 Okuduklarım


Merhaba,

Ocak ayı çok çabuk geçti gibi geliyor bana, ama epey bir kitap okumayı başardığım güzel bir ay oldu benim için. 


Toplamda 7 kitap okudum, son okuduğum kitabı bu fotoğrafı paylaştığımda eklememiştim. Sonuncu kitap Netgalley'den My Footprints isimli bir çocuk kitabı. Hazır çocuk kitabı demişken, çocuk kitaplarını kendi okuduklarım listeme ekleme kriterimi de not düşmekte fayda var; kızımla beraber de bir sürü çocuk kitabı okuyoruz ancak yalnızca kendi ilgimi çeken ve kendi zevkim için okuduklarımı bu listeye ekliyorum.


Aralık ayını bir H. G. Wells kitabı ile bitirince, hem de çok sevince, konuları ilgimi çeken birkaç Wells kitabı daha aldım ve ikisini çok severek bu ay okudum.


Ama en çok hangisini sevdin derseniz cevabım Philip K. Dick'ten Ölüm Labirenti olur. Dick'in en sevdiğim kitabı Gökteki Göz'e benzer türde yazdığı iki kitabı olduğu yazıyordu biri Ubik biri de bu kitapmış. Aslında bu ay okumayı düşündüğüm kitaplar oldukça farklıydı ama ben kitap almadan duramadığım için devamlı kararlarım değişiyor işte =D Bu şekilde Ölüm Labirenti'ni okumaya karar verdim ve çok da sevdim.

Kısacası yeni yazarlar tanıdığım, sevdiğim yazarların güzel kitaplarını okuduğum keyifli bir ay oldu benim için Ocak ayı. 

Siz neler okudunuz, geçen ay okuduklarınızdan en sevdiğiniz kitap hangisi oldu?

Yorumlarınızı bekliyorum!

Sevgiler,

2.05.2012

Kitaplığım

Renkli Kitap Kitaplığı=)


Kitaplığımı çok seviyorum...

önünde vakit geçirmeyi,

kitaplarıma dokunmayı,

kitaplarımı koklamayı,

yeniden düzenlemeyi,

çok seviyorum!=)



26.03.2012

Okunmayı Bekleyen Kitaplar


Dün kitaplığımla ilgilendim biraz=) Yeni kitaplarımı raflara koydum, bazı kitapların yerlerini değiştirdim ve okunmayı bekleyen kitaplarımın listesini çıkardım. Ortaya çıkan sonuç beni şaşırtmadı desem yalan olur, meğer ne kadar çok kitap almışım. Elimde şu an okuduğum iki kitap haricinde okunmayı bekleyen kitap sayısı 47! Evet iyi bir rakkam=) Bu demek oluyor ki ben daha uzunca bir süre kitap alamayacağım=/ Neyse yine de elimde öyle güzel kitaplar var ki hepsi için çok heyecanlanıyorum=)



23.09.2011

Esrarname - Ayfer Kafkas

Yazar: Ayfer Kafkas
Yayınevi: Timaş Yayınları
Tür: Fantastik Edebiyat
Sayfa sayısı: 302

Tanıtım Yazısı: 
YASAK İLMİN KİTABI: ESRARNAME 


Bildiklerin, gördüklerinden ibaret ama her şeyi görüyor musun? İşte sana görmediklerini vaat ediyorum, iyice düşün, istiyor musun…

İranlı büyücü Tir-i Danende tarafından, yüzyıllar önce kaleme alınmış bir kitaptır Esrarname. İçindeki çeşitli büyü ve tılsımlarla sahibine sonsuz imkânlar sunan, ölümsüzlüğün kapısını aralayan, alabildiğine gizemli ve bir o kadar da tehlikeli bir kitap…

Esrarname’nin beraberinde getireceği karanlığın farkına varan âlimler, eseri ortadan kaldırmak için ne kadar emek sarf etseler de başaramaz, sadece ikiye bölebilirler.

18. yüzyıl Osmanlısına, Germiyan topraklarına kadar ulaşır Esrarname’nin parçaları. Kitabın bir yarısı Nagehan’dadır. Nagehan, Esrarname vasıtasıyla edindiği insanüstü güçleri iyilik adına kullanır, geceleri Esved ismiyle, kara kıyafetleriyle sokaklarda, halkın güvenliği için hırsızın haydudun peşine düşer. Esrarname’nin diğer yarısı ise Muntazar adlı bir büyücüdedir. Nagehan elindekini ne kadar insanlığın iyiliği için kullanmak istiyorsa; Muntazar da tam aksi yönde kara büyülerle uğraşmakta, ölümsüzlüğe ve sonsuz zenginliğe ulaşabilmek amacıyla kötü emellerine alet etmektedir kitabı.

Esved ve Muntazar arasındaki çarpışma günbegün yaklaştıkça, Tir-i Danende zamanından bu yana kitabın peşinde olan kötücül cin Asfar, Esrarname’nin iki yarısını da ele geçirebilmek için hem Nagehan’a hem Muntazar’a türlü oyunlar oynamaktan geri durmayacaktır.

İnce detaylarla bezeli tarihî dokusu, türlü gizem ve aksiyonla dolu kurgusuyla Esrarname, fantastik tarihî kurgu türünün hakkını başarıyla veriyor.

Kapak Tasarımı: Kitabın kendisi gibi gizemi içinde barındırıyor. Fantastik bir eser için yerinde bir tasarım olmuş, çok beğendim.

Yorumum: Fantastik edebiyat eserlerini okumaktan çok zevk alıyorum, ama ne varki ülemizde bu alanda gerçekten iyi eserler bulmak zor. Ben bir süre önce elime geçmiş olan Esrarname'yi bitirir bitirmez işte bunu üşündüm, gerçekten böylesine başarılı eserlerin fantastik edebiyat türünde ülkemizde de verilebileceğini. 

Ayfer Kafkas bu eserinde bizi 18. yüzyıla götürüyor, kutsal Esrarname'nin gizemi çevresinde dönen olaylar, sahipleri, sahip olmak isteyenleri ve bizlere özgü fantastik öğelerin de yardımıyla gizemli ve heyecanlı roman ortaya çıkarıyor.

Ayfer Kafkas öyle güzel betimlemelerle ve karakterlerle oluşturmuş ki bu romanı, bir an olsun elimden bırakamadım ve bu romanı okuduğum için gerçekten çok mutlu oldum. Eğer başarılı bir Türk yazardan iyi bir fantastik eser okumak isterseniz listenizin başına rahatlıkla koyabileceğiniz bir eser bu.

Puanlama:




22.09.2011

Bu Kapağa Bayıldım!


Serinin ilk iki kitabı Düşüş ve Azap da çok güzel kapaklara sahipler ama ben en çok bunu beğeniyorum. Bu muhteşem seri Epsilon Yayınevi'nden çıktı, mutlaka edinin!


13.09.2011

Charlie'nin Çikolata Fabrikası - Roald Dahl

Orijinal ismi: Charlie and The Chocolate Factory
Yazar: Roald Dahl
Çeviren: Celâl Üster
Yayınevi: Can Çocuk  
Tür: Genç Edebiyat, Çağdaş Dünya Edebiyatı
Resimleyen: Quentin Blake

Seri: Birinci kitapSayfa sayısı: 205


Tanıtım Yazısı: "Roald Dahl", Norveçli usta bir öykücü. Birbirinden güzel kitapları dünyanın çeşitli dillerine çevrilip yayınlanmış. Bu büyük yazar, çocuklar için de pek çok kitap yazmış. "Çarli'nin Çikolata Fabrikası" onun en sevilen çocuk kitaplarından biri. Bu kitaptaki Çarli'yi çok seveceğinizi umuyoruz. Yine Can Yayınları arasında "Çarli"nin bir başka serüvenini dile getiren "Çarli'nin Büyük Cam Asansörü"nü okuyabilirsiniz. Elinizdeki bu kitapta beş küçük çocukla tanışacaksınız. Onların serüvenine siz de katılacaksınız. Çocukların hayal gücünü etkileyen bu güzel romanı büyüklerin de ilgiyle okuyacağı kanısındayız.


Kapak Tasarımı: Quentin Blake gerçekten başarılı bir iş çıkarmış, kitap kapağındaki çizim ve içindeki diğer çizimlerin de hepsi büyüleyici. Can Çocuk'un bütün kitap kapaklarını beğeniyorum zaten.


Yorumum: Çok kısa bir sürede Charlie'nin Çikolata Fabrikası'nı bitirdim ve bugün kitabın kapağını kapayıp şöyle bir internete baktığımda bugünün Roald Dahl'ın doğum günü olduğunu öğrendim. Ne güzel bir tesadüf oldu bu. Bu kitap Roald Dahl'ın okuduğum ilk kitabı ve daha şimdiden Roald Dahl'ın yaratıcılığına hayran kaldım. Elimde kütüphaneden aldığım 2 kitabı daha var ki biri zaten bu kitabın devamı, onları da okumak için sabırsızlanıyorum.


Charlie'nin Çikolata Fabrikası büyüleyici bir dünya, daha bu dünyaya adımınızı atar atmaz bir daha buradan çıkmak istemiyorsunuz. Kitabın en hoşuma giden tarafı bir çağdaş dünya edebiyatı eseri olarak yalnızca çocuklara değil yetişkinlere de yönelik yazılmış olması. Bu fantastik dünyada Bay Willy Wonka ile ordan oraya koşuşturup dururken aynı zamanda ondan çok önemli dersler de alıyoruz.


Ben bu kitabı okurken çok eğlendim, Roald Dahl'a hayran kaldım ve bana ilham veren yazarlar listeme bir yenisini daha ekledim. Şimdi ikinci kitabı okumak için sabırsızlanıyorum.


Puanlama: 



9.09.2011

Yaz ve Şehir


Orijinal ismi: Summer and the City
Yazar: Candace Bushnell
Çeviren: Beril Tüccarbaşıoğlu Uğur
Yayınevi: Artemis  
Tür: Çik-lit, Genç Edebiyat,
Seri: İkinci Kitap 
Sayfa sayısı: 441



Tanıtım Yazısı: Yaz, New York'un en büyülü zamandır!
Ve Carrie de bu şehirdeki her şeye aşık. Etrafındaki uçuk karakterlere, vintage kıyafetler satan butiklere, çılgın partilere ve ayaklarını yerden kesen o çekici adama. En harikası da nihayet gerçek bir yazarlık kursunda, hayallerini gerçekleştirmeye doğru ilk adımlarını atıyor.
Carrie Günlükleri'nin devamı niteliğindeki bu macerada Carrie'nin Büyük Elma'da yolunu bulmayı öğrenişine şahit oluyoruz. Samantha Jones'un deyişiyle, bir Kasaba Serçesi'nden her zaman olmak istediği o insana dönüşüyor Carrie. Ama geçmişiyle geleceğini uzlaştırmak hiç kolay değil ve o da, New York'un hayalinden çok daha zor bir aşk olduğunu fark etmekte gecikmiyor.
Candace Bushnell, zekası ve ışıltılı mizah anlayışıyla, Carrie'nin Samantha ve Miranda'yla tanışmasının, küçük bir kasaba kızından New York'un en unutulmaz ikonlarından Carrie Bradshaw'a dönüşmesinin karşı konulmaz hikayesini anlatıyor.

Kapak Tasarımı: Pembe benim en sevdiğim renklerden biri, görünce aşık oldum zaten bu kapağa=)) Yalnız tek eleştireceğim yanı "Summer and the City" yani orijinal başlığın Türkçe başlıktan daha büyük olması. Bana göre Türkçe baskısında başlıklar tam tersi şekilde yazılmış olmalıydı.

Yorumum: Daha önce ilk kitap hakkında yorumumu Carrie Günlükleri başlığı altında yapmıştım.  Carrie Günlükleri Sex and The City'den öncesini anlatıyor ve bizi Carrie'nin gençlik yıllarına götürüyor. Bu ikinci kitapta Carrie'nin ilk yazarlık deneyimine ve adım adım şimdiki konumuna nasıl ulaştığına şahit oluyoruz. Ben Sex and the City dizisini çok severim ve bu kitabı okumak tanıdığım bildiğim karakterlerin geçmişine şahit olmak çok keyifliydi benim için. Kitabı çok kısa bir sürede okudum ve elimden bırakamadım. Carrie Bradshaw'u daha yakından tanıdığım ve yolunda başındaki bir yazarın duygularını paylaştığım için çok mutluyum. Bazı yönlerden kendimle benzerlikler bulduğum için okumak çok keyifliydi. Yazarlık hakkındaki düşünceleri, hevesleri, hırsları.. o kadar tanıdık ki...

Candace Bushnell'e bu romanı okuduktan sonra bir kez daha hayran kaldım. Karakterleri ve hikayeyi kurgulamaktaki becerisi takdir edilesi gerçekten de. Bu arada yazar yayıneviyle 2 kitap için daha anlaşma yapmış, henüz karar veremediğini söylese de bu kitaplar Carrie Günlükleri serisinin devamı olabilirmiş. Bence olmalı da, çünkü öyle bir yerde kaldık ki şimdi bndan sonra ne olacak merak ediyor insan=)

Puanlama:  





4.09.2011

5. Beyoğlu Sahaf Festivali


Birçok konuda ilklere imza atan Beyoğlu Belediyesi, İstanbullu sahaflarla el ele kültür hayatımıza değer katmaya devam ediyor.Beyoğlu Belediyesi tarafından 2008 yılı Mayıs ayında birincisi düzenlenen festivalin bu yıl 5.si düzenleniyor.

5. Beyoğlu Sahaf Festivali 06-18 Eylül 2011 tarihleri arasında Trt yanı Tepebaşı'nda...

Açılış: 06 Eylül Salı, 11:00
Kapanış: 18 Eylül, 23:00
Mekan: Beyoğlu, Tepebaşı, Eski Tüyap şimdiki TRT Binası Önü

Katılacak sahafların listesi ve stand numaraları



(haber için gosling'e teşekkürler)


Ahh ahh ben İstanbul'da üniversitedeyken yoktu böyle festivaller, şimdi Bursa'dayım ve çalışıyorum üstelik haftasonu tatili diye birşeyim de yok=( Ama şu sıralar haftasonlarım tatil (sayılır) belki eşimle bir haftasonu kaçabilir ve bu festivale katılabiliriz=/ Ama eğer siz İstanbul'daysanız mutlaka gidin derim ben, eminim enfes kitaplar bizleri bekliyor.







1.09.2011

Ne Okuyorum?



Geçen sene Carrie Günlükleri'ni bir çırpıda okumuştum ve bir Sex and the City hayranı olarak bu serinin çıkması beni çok mutlu etmişti. Kısa bir süre önce Yaz ve Şehir yani serinin ikinci kitabı çıktı, çok mutluyum! Tabii hemen elime aldım ve okumaya başladım, ben şu anda 152. sayfadayım.

Ayrıca serinin ilk kitabı gibi bu da ciltli! Veee kapağın rengine ba-yı-lı-yo-rum!!


27.08.2011

Ailede Cinsel Eğitim - G. Bayrak, Ş. S. Başgül ve T. Gündüz

Yazar: G. Bayrak, Ş. S. Başgül ve T. Gündüz
Yayınevi: Timaş Yayınları
Tür: Aile Kitaplığı Dizisi
Sayfa sayısı: 286

Tanıtım Yazısı: 
Çocuklarımızın cinsel gelişimlerinin bilincinde miyiz?
Cinsellikle ilgili yeri ve zamanı belli olmayan sorularına ne kadar hazırlıklıyız?
Bu sorularla er ya da geç yüzleşeceğimizin farkında mıyız?
Anne baba olarak cinsellik ve cinsel gelişimle ilgili bilgilerimizden ne kadar eminiz?
Bilgilerimizden eminsek bunları çocuklarımıza aktarabiliyor muyuz?

Elinizdeki kitap, cinsel eğitimle ilgili akla gelebilecek her soruya farklı pencerelerden cevap verebilmesi için üç farklı uzman tarafından titizlikle hazırlandı. Birinci bölümde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülhanım Bayrak, çocuklardaki ve ergenlerdeki cinsel gelişimi kendi uzmanlığının bakış açısıyla aktardı. İkinci bölümde Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şaziye Senem Başgül yine çocuklardaki ve ergenlerdeki cinselliği ruhsal gelişimlerini göz önünde bulundurarak ele aldı. Dr. Başgül kendi bölümünde özel gereksinimli çocuklarda cinsellik ve eğitimi konusuna da yer verdi. Kitabımızın son bölümünde Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Turgay Gündüz dinlerin cinsellikle ilgili değerlendirmelerinden çocuk ve ergenlerin yaş gruplarına göre cinsel eğitimlerinde dikkat edilmesi gereken hususlardaki en ince detaylara kadar birçok konuyu, manevi hassasiyetlerimizin ışığında verilen tavsiyelerle birlikte sundu. Ve kitap, düşündüren çizimler, vurgulu çerçeveler ve konulara paralel hayat öyküleriyle zenginleşti.

“Ailede Cinsel Eğitim” çocuk ve ergen eğitiminde bu konuda kaynak kitap arayışında olan tüm anne babalar ve eğitimciler için vazgeçilmez bir rehber…

Kapak Tasarımı: Ailede Cinsel Eğitim çok sevimli bir kapak tasarımına sahip, Timaş yayınlarının Psikoloji ya da Aile Kitaplığı Dizileri'nin kapakları zaten çok güzel oluyor. Ben her zaman diyorum ya illüstrasyonları-çizimleri kapak tasarımlarında çok daha fazla seviyorum.

Yorumum: Cinsellik ne yazık ki her zaman tabu olarak kabul edilen bir konu, tabu olarak görüldüğü içinde çok konuşulmayan, tartışılmayan dolayısıyla fazla bilgi edinemediğimiz belki de eksik kaldığımız çok önemli bir konu. Halbuki hayatımız boyunca en iyi bilmemiz gereken konulardan biri bu olmalı, hem kendi sağlığımız hem de çocuklarımızın sağlıklı bireyler olması için.

Ben bu kitabı Timaş Yayınları'ndan istediğimiz zaman işte bunu düşündüm, bu kitabın ne kadar faydalı olabileceğine ve kütüphanemde mutlaka yer alması gerektiğine karar verdim. Elime aldığımda da çok kısa bir sürede okuyup bitirdim. Özellikle çocukları olanlar ya da çocuk sahibi olmak isteyenler için muhteşem bir referans kitabı ancak başta da dediğim gibi herhangi birinin de mutlaka kütüphanesinde bulundurması gereken bir yapıt.

Kitap baştan sonra çocukluk dönemleri, gençlik dönemleri gibi aklınıza gelecek her dönemde cinsellik konusunu irdeliyor özellikle ailelere bu konuda iyi bir referans oluyor. Kitabın dili sade ve herkesin anlayabileceği nitelikte.  Ailede Cinsel Eğitim mutlaka edinilmeli ve okunmalı.

Puanlama:




19.08.2011

Roger Ackroyd Cinayeti - Agatha Christie

Orijinal ismi: The Murder of Roger Ackroyd
Yazar: Agatha Christie
Çeviren: Gülden Şen
Yayınevi: Altın Kitaplar
Tür: Polisiye
Sayfa sayısı: 288

Tanıtım Yazısı: 
King’s Abbot Köyü’ndeki sakin yaşam bir anda altüst olur. Dul bir kadının şüpheli intiharı asılsız dedikodulara yol açar. Köy, ilk kocasını öldürdüğünü bilen biri tarafından kadına şantaj yapıldığı ve Roger Ackroyd’un onun gizli aşığı olduğu söylentileriyle çalkalanmaktadır. Fakat Ackroyd cinayete kurban gidince, tüm şüpheler ev halkının üstüne odaklanır. Kendini emekliye ayıran ve sebze yetiştirmek için King’s Abbot Köyü’ne yerleşen Hercule Poirot, istemeden de olsa cinayete el koyar. Şeytani bir zekaya sahip katili yakalamaya çalışır.


Kapak Tasarımı: Üzerine kan sıçramış bir malikane var kapağımızda, içine bütün gizemi barındıran bu malikane bize bir ev ve bu evin sakinlerinin bir cinayete karışacağını fısıldıyor. Hoş bir kapak tasarımı ben sevdim=)


Yorumum: Bittiğine üzüldüğüm romanlardan biri, oysa o kadar keyifli ve heyecanlıydı ki... Benim bu kitabı okumaya karar vermem Kitap Delisi Gizem sayesinde oldu, onun twitter'da heyecanla yazdığı iletiler beni öyle meraklandırdı ki hazır Agatha Christie'yi de özlemişken bu kitabı almalı dedim kendi kendime. İyiki de almışım, o kadar sevdim ki. Bu arada Kitap Delisi Gizem'in kitap hakkındaki yorumunu da "buradan" mutlaka okuyun!


Agatha Christie bir yine gizemli bir cinayet hikayesiyle karşı karşıya bırakırken Poirot bu sefer karşımıza emekli bir dedektif olarak çalışıyor, Poirot bu olaya nasıl dahil olacak, ona kim yardım edecek, olayı nasıl çözümleyecek, katil kim.. gibi sorularla zihniniz meşgul olurken yazarın akıcı dili ve çarpıcı olay örgüsü başınızı döndürüyor. Karakter çözümlemeleri ve mekan tasvirleri de bir o kadar merak uyandırıcı ve hikaye öyle bir şekilleniyor ki kitabı elinizden bırakmakta zorlanıyorsunuz. Agatha Christie gerçekten çok başarılı bir Polisiye Roman yazarı ama birçok kitabı olmasına rağmen her birinde okuyucuyu şaşırtabilmesi inanılmaz bir olay. Sanırım bu kitabın en şaşırtıcı tarafı katilin gerçekten tahmin edilebilinememesi. Okurken zihnimde sürekli olayları, ipuçlarını birleştirmeye çalıştım ama ne yaparsam yapayım istediğim sonucu elde edemedim ancak yazının sonuna geldiğinizde Agatha Christie'nin olayları nasıl bağladığına şahit olduğunuzda onu gerçekten bir kez daha takdir etmemek imkansızlaşıyor.


Gizemli polisiye hikayelerini seven herkesin okumadan geçmemesi gereken muhteşem bir kitap Roger Ackroyd Cinayeti.


Puanlama:









17.08.2011

Kitap Ayracı #9

Herkese merhaba!

Kitap Ayracı'nda bu hafta da birbirinden sevimli ayraçları paylaşıyorum sizlerle!








hahaha özellikle bu sonuncusu süper=]

Resimlerin hepsi "etsy"den alınmıştır, altlarındaki "link"lere tıklarsanız bu ayraçları satın alabilirsiniz.

31.07.2011

The Last Dragon - Jane Yolen

Orijinal ismi: The Last Dragon
Yazar: Jane Yolen
Çizer: Rebecca Guay
Yayınevi: Dark Horse
Tür: Fantastik
Sayfa sayısı: 144


Tanıtım Yazısı: Two hundred years ago, humans drove the dragons from the islands of May. Now, the last of the dragons rises to wreak havoc anew-with only a healer's daughter and a kite-flying would-be hero standing in its way.


Kapak Tasarımı: Bu çizgi romanı seçme nedenlerimden biri bu kapak, harika bir çizime sahip.


Yorumum: 21 Eylül'de çıkacak olan bu çizgi romanı netgalley'den edindim, o yüzden kitap ismini ve tanıtım yazısını şimdilik orjinal dilinde buraya yazmayı tercih ettim. Fantastik türde klasik bir hikaye The Last Dragon, May adasında 200 yıl sonra bir ejderha doğuyor ve ada sakinlerinin bu ejderhaya karşı mücadelelerini anlatıyor. Beni bu çizgi romanı okumaya teşvik eden en önemli neden ise çizimleri (fantastik olması dışında). Sade bir dile sahip kolay okunan klasik bir hikaye ancak güçlü çizimleriyle de bir o kadar ilgi çekici.


Puanlama:





29.07.2011

Ne Okuyorum?


Kitap Delisi Gizem'in twitter'daki mesajları beni öyle meraklandırdı ki geçen gün alışverişe çıktığımda hemen aldım bu kitabı. Agatha Christie'yi çok severim ama ne zamandır bir kitabını elime almamıştım. Hikaye çok güzel gidiyor, ben daha başlardayım, sf. 42'deyim=)

Kitap Listesi: Temmuz 2011



Henüz Temmuz ayı sonlanmamışken bu ayın Kitap Listesi'ni hazırlayayım dedim, hem de biraz bu aydan bahsedeyim. Daha önce de yazmıştım biliyorsunuz geçen Cumartesi evlendim=) İşte bu nedenle çok yoğun bir ay geçirdim. Önceki aylarda da bi koşuşturmaca vardı ama bu son ay bir felaketti--güzel ve zor bir felaket=P Neyse çok şükür herşey istediğimiz gibi oldu ve çok mutluyuz=) Şimdi yeni evimizde ilk blog yazımı giriyorum ve bunan böyle Ağustos ayı itibariyle daha aktif olarak burada sizlerle birlikte olmak için sabırsızlanıyorum! Pek yakında "Kitap Günlüğü" videolarımı da hazırlamaya başlayacağım, özledik yorumları almıştım, biliyorum ben de çok özledim=)) Ve bu arada daha önce güzel dileklerde ve temennilerde bulunan siz blogger dostlarıma da çok teşekkür ederim tekrardan, ne güzel dostluklar kuruyoruz o çok sevdiğimiz kitaplar sayesinde=D

Evet bu aya geri dönecek olursak; dediğim gibi pek verimli bir ay olmadı aslında bu senenin ilk yarısı pek verimli değildi, istediğim kadar kitap okuyamadım, yazamadım ama bundan sonra hayatımın biraz daha düzenli olacağına inanıyorum ve umarım senenin ikinci yarısı daha bir verimli geçecek=)

Bitirdiğim Kitaplar:


Selanik İstanbul'a Karşı - Necmettin Alkan

Ölümsüz ve Önemsiz _ Mary Janice Davidson

Evet gördüğünüz gibi yalnızca iki kitap bitirebildim Temmuz ayında, hep diyorum ya haftada iki kitap bitirmek istiyorum ben, bu bir felaket işte. Neyse amacıma ulaşacağım elbet=D

Bu ay standart yazılarımı--"Kitap Günlüğü, Okumayı Düşündüklerim, Kitap Ayracı, Ne Okuyorum? ve Günün Fotoğrafları"-- da pek yazamadım ancak birkaç farklı konu başlıklarım da oldu.


Temmuz Ayı Konu Başlıkları:






20.07.2011

Yeni Kitaplık, Kitaplarım, Sahaflar... ve ben=)

Geçen gün yeni evimizde yeni kitaplığımıza kitapları yerleştirirken az gibi gözükse de ne çok kitabım olduğunu farkettim. Yeni kitaplık daha evde yaşamaya başlamadan doldu ve ben yeni kitaplar aldığımda onları nereye koyacağımı düşünmeye başladım bile=P Bu düşünceyle kitap koleksiyonu oluşturmanın ne kadar keyifli birşey olduğunun da farkına vardım. Sevdiğim kitapları o raflarda görmek beni o kadar mutlu ediyor ki onlardan vazgeçebileceğimi düşünemiyorum. Böyle söylüyorum çünkü acaba bazı kitapları zamanla sahaflara versem mi diye düşündüm. Mesela hani burada eleştiride bulunurken 4-5-3 yıldız gibi puanlamalar yapıyorum ya işte benm için 4-5 yıldızın altında olanlar sahaflarda yeni okuyucularıyla buluşabilir ve böylece ben de yeni kitaplara daha fazla yer açabilirim=D

Sahaf demişken, ne büyülü mekanlardır sahaflar... İçine bir girdiniz mi her kitabı koklamak, sayfalarını karıştırmak istersiniz, birden fazla kitap almadan da çıkmazsınız. Ben özellikle nadir bulunan kitapları shaflarda bulduğum zaman çok mutlu oluyorum, ya da çok eski basımları. Ama itiraf edeyim güncel kitapların da bazılarını sahaflardan alıyorum çünkü bazı kitaplar gerçekten çok pahalı oluyor ve sahaflarda uygun fiyatlara istediğim kitabı alabiliyorum; özellikle de seri kitapları.

Evet bu kadar sahaf dedikten sonra bir sahaf ziyaret etmemek olmaz. Bakalım belki de Ağustos ayında yeni "Kitap Günlüğü" videomda sizlerle sahaflardan aldığım kitaplarımı paylaşırım. Şimdiden heyecanlandım bile=P O zaman mini bir anketle sonlandıralım yazımızı: