15.04.2011
10.04.2011
Ne Okuyorum?
Uzun süre önce başladığım, yarıda bıraktığım ve bunun için çok üzüldüğüm bir romandı Yokyer. Üzülüyordum çünkü yarıda bırakma nedenim kesinlikle kitabı beğenmeme değildi, hani olur ya bazen kitabı bir kenara bırakırsınız ve devam etmek gün geçtikçe zorlaşır, işte aynen öyle olmuştu. Şimdi tekrar elime aldım ve bu büyüye yeniden kendimi kaptırdım. Neil Gaiman'ın yeri ben de çok ayrıdır, bir gün mutlaka eşsiz eseri Sandman hakkında da yazmak istiyorum. Şimdi Yokyer'de 257. sayfadayım, Marquis de Carabas'a ne olacak acaba..?
Benim Olmalı!
Bir "Benim Olmalı!" başlığı yapmalıyım diye düşündüm; çünkü arada kitaplarla ilgili beğendiğim farklı ürünleri belirli bir başlık altında toplarsam daha iyi olacak. İşte bugün "Benim Olmalı!" diye haykırdıyım muhteşem ürün;
Şu kalemkutunun güzelliğine bakar mısınız!
Ve bu da arkası;
Gerçekten muhteşem! Tasarımı çok güzel olan bu kalemkutunun fiyatı $14.00 USD. Eğer isterseniz burada bulabilirsiniz.
8.04.2011
Okumayı Düşündüklerim
Ne zamandır yoğunluktan Cuma günü yazım "Okumayı Düşündüklerim"i yazamıyordum; bugün bitmeden bu yazımı yetiştirmek istedim. İşte önümüzdeki günlerde okumayı düşündüğüm iki kitap;) Eğer siz daha önce bu kitaplardan herhangi birini okuduysanız yorum yapmadan gitmeyin!=)
Keyifli okumalar!
Fısıltı - Becca Fitzpatrick
Tanıtım Yazısı:
Okuyucuyu sarsan tüyler ürpertici bir roman... Nora'nın kötü çocuk Patch'le fırtınalı aşkı okurları kendilerinden geçirecek.Publishers Weekly Vampirlerden ve kurt adamlardan sıkılan gerilim ve aşk romanı hayranları Hush Hush serisini hemen benimseyecekler.Booklist Sıra dışı bir aşk hikâyesi. Okurlar Fısıltı'yı baştan sona yürekleri ağızlarında okuyacak. Falcata Times Kovulmuş bir meleğe âşık olmak Bütün sınıf arkadaşlarımın isimlerini biliyordu biri hariç. Yeni öğrenci Arkamdaki sırada, serinkanlı siyah gözleri karşıya sabitlenmiş bir hâlde kaykılmış oturuyordu Siyah gözleri beni âdeta delip geçiyordu. Dudaklarının kenarları yukarı doğru kıvrıldı. Kalbim bir an tekler gibi oldu ve o bir anlık duraksamada, kasvetli bir karanlık duygusunun bir gölge gibi üzerime örtüldüğünü hissettim. Bu duygunun kaybolması sadece bir an sürdü, ama ben hâlâ ona bakıyordum. Gülümsemesi dostça değildi, bela kelimesini heceleyen bir gülümsemeydi. Ve vaat doluydu.
Uzun süre önce aldığım bir kitap Fısıltı; Hush Hush serisinin ilk kitabı. Hakkında çok iyi şeyler duydum, en kısa zamanda okumayı düşünüyorum.
Eleştirel Teori - Stuart Sim
Tanıtım Yazısı:
Her şeyin teorisi nasıl bir şeydir? Bilim bir ideoloji midir? Adorno ve Horkheimer kimdir? Ya da Frankfurt Okulu ne der?
1960'lardan itibaren eleştirel teorilerin üretiminde bir patlama yaşandı. Yapısökümcüler, postyapısalcılar, postmodernistler, ikinci dalga feministler, yeni tarihselciler, kültürel materyalistler, postkolonyalistler, siyahi eleştirmenler, eşcinsel teorisyenler bunlardan sadece bazıları.
Stuart Sim'in yazıları ve Boris Van Loon'un konunun özüne inen çizgileri, sizleri, fikirlerin çarpıştığı bir arenaya davet ediyor ve bütün bu teorileri Marksizmin doğuşuna kadar götüren bir eleştirel analiz geleneği içine yerleştirerek açıklayıcı bir tarihsel çerçeve sunuyor. Her teorik okulun yöntem ve amaçlarını iyi özetlenmiş ve kolay anlaşılır biçimde aktararak eleştirel düşüncenin son 100-150 yıllık serüvenine ışık tutuyor.
1960'lardan itibaren eleştirel teorilerin üretiminde bir patlama yaşandı. Yapısökümcüler, postyapısalcılar, postmodernistler, ikinci dalga feministler, yeni tarihselciler, kültürel materyalistler, postkolonyalistler, siyahi eleştirmenler, eşcinsel teorisyenler bunlardan sadece bazıları.
Stuart Sim'in yazıları ve Boris Van Loon'un konunun özüne inen çizgileri, sizleri, fikirlerin çarpıştığı bir arenaya davet ediyor ve bütün bu teorileri Marksizmin doğuşuna kadar götüren bir eleştirel analiz geleneği içine yerleştirerek açıklayıcı bir tarihsel çerçeve sunuyor. Her teorik okulun yöntem ve amaçlarını iyi özetlenmiş ve kolay anlaşılır biçimde aktararak eleştirel düşüncenin son 100-150 yıllık serüvenine ışık tutuyor.
Eleştirel Teori - NTV Yayınları | videopois.com
Bursa Tüyap Kitap Fuarı'nda aldım bu kitabı, ne zamandır da istiyordum. Eleştiri ve Eleştirel Teori hakkında daha fazla bilgi edinmek mesleğim açısından da çok iyi olacak. NTV Yayınları'nın çizgibilim serisini çok beğeniyorum, önümüzdeki günlerde başka kitaplarını da almayı düşünüyorum, mutlaka Okumayı Düşündüklerim'de bahsederim.
Kitap Ayracı
Kim sevmez kitap ayraçlarını? Ben her yeni kitapta farklı bir kitap ayracı kullanmaya bayılıyorum; özellikle kağıt olanları sevsem de metal ve mıknatıslı farklı çeşitler de çok hoşuma gidiyor. Tek alışamadığım ise boncuklu ip şeklinde olanlar, işte onlar bana göre değil=/
Bundan böyle sizlerle haftada bir beğendiğim kitap ayraçlarını paylaşacağım, işte bu hafta için seçtiklerim=)
Bundan böyle sizlerle haftada bir beğendiğim kitap ayraçlarını paylaşacağım, işte bu hafta için seçtiklerim=)
Ayışığında Aşk - Amanda Quick
Yazar: Amanda Quick
Çeviren: Canan Sakarya
Yayınevi: Artemis
Tür: Romantik, Macera
Sayfa sayısı: 375
Tanıtım Yazısı: “Quick hayranları için romans ve cinayetlerle dolu yepyeni bir zevk. Henüz onu tanımayanlarsa, dikkat! Bu ipeksi üslup yüksek gerilim hattından sadece birkaç adım geride.” -Barnesandnoble.com
“Quick, okuyucunun ilgisini çekecek şeyi iyi biliyor ve Ayışığında Aşk tutku, şehvet, macera ve gizemli bir cinayet hikâyesini modern düşünce yapısına sahip bir Viktorya dönemi kadınının gözünden anlatıyor.” -Bookreporter.com
“Her zamanki gibi Quick’in imzası olan zekâ ve esprileri bu gizem dolu ve tatmin edici romanda başından sonuna kadar görülüyor. Yazarın hayranları ve yeni okuyucuları Quick’in karakterlerine bayılacak.” -Booklist
Amanda Quick, Viktorya İngiltere’sinde geçen, sinema filmi tadındaki son tarihi romansında hayranlarına istediklerini veriyor. Geçmişinde sırlar taşıyan ve kadınların eğitimi gibi konularda gelenek dışı fikirlere sahip olan Concordia Glade, rahat bir şekilde kaçabilmek için dört yetim öğrencisiyle birlikte ateşe verdikleri Aldwick Kalesi’nden uzaklaşırken kendine ait sırları ve sıradışı bir dövmesi olan ‘özel dedektif’ Ambrose Wells ile tanışıyor. Ambrose, bu güzel mültecilere güvenli bir yere kadar eşlik ediyor ve onları, para ve zevk için yaptığı hain planlarına alet etmek isteyen, suç dehası bir aristokrattan koruyor. Concordia da Ambrose’a borcunu, ona Londralı bir kadının gizemli ölümünü araştırmasında yardım ederek ödüyor. Cesur, yetenekli ve zarif Concordia ve Ambrose, birbirlerini aşktan sarhoş etmekten de geri kalmıyor.
Quick, aşka dair her şeyi birbiri ardına sıralıyor ve akıcı hikâyesini modern duyarlılıklar, içgüdüsel şehvet ve romantik başarılarla beziyor. Kiralık Nişanlı’dan sonra Ayışığında Aşk da özlemini çektiğiniz türde bir romansı sizlerle buluşturuyor.
Kapak Tasarımı: Çok yaratıcı değil evet ama Amanda Quick'in Kiralık Nişanlı'sından aşina olduğum bir kapak tasarımı yine de kütüphanede dikkatimi çekmeyi başardı ve "evet bu bir Amanda Quick romanı" dedirtti uzaktan görmeme rağmen. Tasarım olarak çok çekici olmasa da yazarın aynı konseptte kitapları olması bu anlattığım şekilde okuyucunun dikkatini çekebilir.
Yorumum: Kiralık Nişanlı için yorum yaparken "Romantik üslubun bu kadar iyi bir şekilde yaratılması her romana nasip olmaz" demiştim; gerçekten de haklıymışım, Amanda Quick'in espirili, çekici dili akıcı uslubuyla birleşerek sizi romana bağlıyor, bir an bile elinizden bırakmak istemiyorsunuz. Kiralık Nişanlı'dan aldığım keyfi acaba bu romanda da alabilir miyim diye düşünürken birden kendimi son derece eğlenceli bir hikayenin içinde buldum. İyi ki Amanda Quick okumaya başlamışım diyorum şimdi.
Ayışığında Aşk Viktorya İngilteresi'nde geçen bir romantik macera. Kitabın tanıtım yazısından konusu hakkında bir fikre sahip olabilirsiniz, ben daha fazlasını söyleyemeyeceğim. Aynı Kiralık Nişanlı gibi bir dönem hikayesi anlatılıyor ve o döneme özgü ayrıntılar dikkatle anlatılıyor; ne bir eksik, ne bir fazla. Hikaye belirli bir dönemde geçiyor evet ama o dönemden öte karakterlerin resmedilişi ve birbirleriyle bağlantıları, genel olarak hikayenin akışı açısından daha önemli. Ana karakterleri sevmemek imkansız, kendinizle bağ kurmanız gerçekten hiç de zor olmuyor. Mizah ise yerinde ve çok uygun bir dille yapılıyor ki bu da akışı bozmuyor.
Dediğim gibi romanı elimden bırakasım gelmedi, okurken de çok büyük bir keyif aldım. Şimdi yazarın diğer kitaplarını araştıracağım , zira yazar çeşitli takma adlarla kırk kadar roman yazmış ve New York Times çoksatan listelerinde her daim yer almış.
5.04.2011
DEX Yayınları'ndan Yeni Bir Korku Kitabı
Benim korku türüyle aram pek iyi değildir ancak DEX Yayınları'nın paylaştığı ve aşağıda izleyebileceğiniz tanıtım videosunu görünce modern bir Frankenstein yorumu gibi geldi ve hoşuma gitti açıkçası. Videonun sonunda yılın en iyi korku romanı denilmiş, doğrusu merak ettim.
Siz sever misiniz korku türünü? En sevdiğiniz korku hikayeleri/romanları neler? Bu kitap hakkında ne düşünüyorsunuz?
Siz sever misiniz korku türünü? En sevdiğiniz korku hikayeleri/romanları neler? Bu kitap hakkında ne düşünüyorsunuz?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)