Bugün öğleden sonra eski kitaplarımı satmaya bir kitabevine gittim daha sonra orada bir şey bulamayınca çok sevdiğim diğer bir kitabevine geçtim. İlki için sahaf demek daha doğru ama diğeri yeni kitapların ve çok güzel kırtasiye ürünlerinin satıldığı bir yer.
Burası Bursalılar'ın çok iyi bileceği BKM. Ben seviyorum çünkü çok büyük bir yer, indirim mutlaka yapılır ve bulamadığınız kitabı getirirler. Bu sene kırtasiye konusunda da kelimenin tam anlamıyla "aşmışlar" =) diyebilirim. Kore ve Japonya kırtasiye ürünlerinin ne kadar kaliteli ve güzel olduklarını anlatmaya gerek yok sanırım ve bu sene gerçekten çok fazla o diyarlardan=) ürünler var.
Ben de kırtasiye ürünleri arasında her zamanki gibi kendimi kaybetmişken bugün blogger hayatımın en tatlı anlarından birini yaşadım; ilk defa birisi yanıma gelip beni/blogumu takip ettiğini belirtti. Bu benim için hem çok mutluluk verici hem utandırıcı =) yani tarif edemeyeceğim bir andı. Kendisine tekrar buradan da teşekkür ederim, beni çok çok mutlu etti;)
Sonrasında o mutlulukla kitapların olduğu kata çıktım, gezdim, dolaştım aslında aklımda bir kitap vardı ama son anda Markus Zusak'ın bu kitabını görünce dayanamadım ve bunu aldım.=) Çok merak ettiğim bir kitaptı ve hemen okumaya başlayacağım. Kapağın güzelliği nedir öyle! ;)
Ve bunlar da aslında küçük tebrik kartları, Keskin Color standında gördüm ve tanesini 1TL'ye aldım, benim için yeni kitap ayraçları olacaklar;)
İşte böyle tatlı ve güzel bir gün geçirdim ama dışarıda inanılmaz bir kalabalık vardı, tatil boyunca en iyisi zorunda kalmadıkça dışarı çıkmamak =D